Van‘da yaklaşık 30 yıldır hekimlik yapan Mehmet Kasım Alageyik, dünyanın gündeminde olan ve binlerce kişinin vefatına neden olan koronavirüs ilacını bulduğunu tez etti. Bitkisel eserlerle elde ettiği ilacın daha evvel kanser, tümör, mide kanseri, astım ve bronşit başta olmak üzere birçok hastalığa tahlil olduğunu söz eden Alageyik, “Televizyondan öğrendim. Akciğer sinemalarını çekiyorlar. Bende sinemalardan biraz anlıyorum. Akciğerdeki o virüs; orayı çürütüp, akciğeri devre dışı bırakıyor. Ben de astım, bronşit, akciğer kanserlerini tedavi ettiğim için biliyorum. Bu hastalıklar tedavi oluyorsa, bu da tedavi olur. Yüzde 95, hatta yüzde 100 ilacın koronavirüse güzel geleceğini diyebilirim” dedi.
“HERKES SIHHATİNE KAVUŞSUN İSTİYORUM”
Ürettiği ilacın devlet tarafından değerlendirilmesini istediğini vurgulayan Alageyik, “Ben bunu değerlendirmelerini istiyorum. Bana el atsınlar, yardımcı olsunlar, bende bu vatana, bu millete hizmette bulunayım. Bu ilaçların hiçbiri boşuna değildir. İlaçlarımın birçoklarını analiz etmişim ve ona nazaran tedavi yapıyorum. Baştan atmıyorum. Devlet yardımcı olsun patentini çıkarayım. Herkes sıhhatine kavuşsun istiyorum” sözlerini kullandı.
“İLAÇ YÜZDE 100 GÜZEL GELECEK”
Koronavirüs ilacının üç farklı ilaçtan oluştuğunu belirten Alageyik, “İki tanesi tek ve farklı otlardan oluşurken üçüncüsünü ise 5 otun karışımından elde ettim. Biri akciğerdeki virüsü öldürürken, biri akciğerdeki mikrobu dışarı atıyor, biri de tahrip olan akciğeri yeniliyor. İlaç yüzde 100 yeterli gelecek. Devlet gelsin, vereyim. Test etsinler. Bu ilaçlar 15 ile 20 gün içerisinde hastayı tedavi eder” diye konuştu.
“SADECE KANSERLİ 500 TANE HASTAM VAR”
İlaçların koronavirüs dışında birçok hastalığa yararlı olduğunu da kelamlarına ekleyen Alageyik, “Sedef hastalığı ve kimi şeker hastalıkları hariç çabucak hemen tüm hastalıklara uygun geliyor. Beyin felci, sarılık, sara, kalp ve böbrek yetmezlikleri, prostat, kangren, tümör, mide kanseri, cilt kanseri ve egzamaları, damar tıkanıklığı ile bel fıtığını tedavi ediyorum. Yalnızca kanserli 500 tane hastam var. Bunun yanında Ankara’daki bir hekimin 16-17 gün fakat yaşayabilir dediği bir hasta geldi. Beyin tümörü 7 santimetreydi ve şuuru gitmişti. Ben 15 günde tedavi ettim, şuuru yerine geldi. 4 ay içerisinde de beyin tümörü, akciğer ve mide kanserinin de olduğu hastayı tedavi ettim. Artık sıhhati yerinde ve yaklaşık 80 yaşındadır” dedi.
Hekimliği dedesinden öğrendiğini lisana getiren Alageyik, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Dedem, annem ve halam hekimlik yapardı. Bende onlardan öğrendim. Eserlerin bir kısmını dağlardan topluyorum. Bir kısmını ‘İran’dan bir kısmını da Mersin’den getiriyorum. Her bölgenin otu ve münasebetiyle ilacı farklıdır. Burada olan Mersin’de olmaz, Mersin’de olan burada olmaz. Onun için dışarıdan getiriyorum. Birtakım ilaçlar tek ottan oluşurken birtakım ilaçlar ise 5-6 ottan oluşuyor. Kaynatarak suyunu süzüyorum. Daha sonra buzdolabında koruma edip hastalara tanım ederek veriyorum.”
:
