Birleşmiş Milletler (BM) Uyuşturucu Kontrol Kurulu (INCB) Lideri Cornelis de Joncheere, “Faaliyet raporu, çocuklar ve gençler tarafından alkol ve tütün kullanımının psikoaktif unsurlar kullanmaya başlamayla yakından bağlı olduğunu vurgulamaktadır. Ekseriyetle alkol ve tütün kullanımı, esrar ve öbür denetimli hususların kullanımından evvel gelir.” dedi.
Avusturya’nın başşehri Viyana’daki Birleşmiş Milletler (BM) Ofisi’nde düzenlenen basın toplantısında “Uluslararası Uyuşturucu Kontrol Kurulu 2019 Faaliyet Raporu” açıklandı.
INCB Başkanı Cornelis de Joncheere, raporda evvel çıkan birtakım başlıkları paylaştı.
Bu yılki raporun, global uyuşturucu denetimini gençlere odaklanarak incelediğini belirten Joncheere, devletlerin uyuşturucuyla ilgili meseleler konusunda memleketler arası insan hakları standartları ve normlarına tam uyacak formda tekliflerde bulunduğunu söyledi.
Joncheere, raporun, gençler ortasında (15-24 yaş) psikoaktif (sinir sistemini olumsuz etkileyen kimyasallar) hususların kullanımına, uygulanabilir tedbire ve tedavi stratejilerinin geliştirilmesine odaklandığını lisana getirdi.
INCB Başkanı Joncheere, bu savunmasız yaş kümesi için raporda hükümetlerin, çocukları ve gençleri psikoaktif unsurlardan koruyan uygulanabilir ulusal siyasetler ve hizmetleri hayata geçirmeye çağrıldığını vurguladı.
“Alkol ve tütün, uyuşturucu kullanımına neden oluyor”
Raporda, çocuklar ve gençler tarafından alkol ve tütün kullanımının psikoaktif unsurlar kullanmaya başlamayla yakından alakalı olduğunun vurgulandığını belirten Joncheere, “Genellikle alkol ve tütün kullanımı, esrar ve başka denetimli unsurların kullanımından evvel gelir.” dedi.
Joncheere, bilhassa Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Cürüm Ofisinin (UNODC) 2018 ve öncesi bilgilerinden hareketle, gençlerde uyuşturucu ve sentetik husus kullanımının son yıllarda arttığına işaret edilen raporda, alkol ve tütünün erken yaşlarda kullanımın uyuşturucu kullanımına öncülük ettiği kaydedildi.
“Önleme yolları çok taraflı olmalıdır”
Raporda, gençlere yönelik ispata dayalı tedbire ve müdahale usullerinin yalnız okullarla sonlu olmaması gerektiğine işaret edildi.
Tedbire ve müdahale usullerinin aile, toplum, toplumsal etraf ve toplumsal medyayı içermesi gerektiği vurgulanan raporda, “Gençlerin uyuşturucu kullanımına yönelik tavırlarını etkilemek, çok istikametli tedbire teknikleriyle mümkün olabilir. Psikoaktif unsurlara erişimi açıkça sınırlayan yasa ve yönetmeliklerin olması çoğunlukla kâfi olmamaktadır.” görüşüne yer verildi.
Esrarın hem yetişkinler de hem de gençlerde en çok kullanılan uyuşturucu unsur olduğu bilgisinin paylaşıldığı raporda, kimi ülkelerin kelam konusu unsurun tıbbi olmayan kullanımına müsaade verdiğine ya da bu doğrultuda adımlar attığına dikkati çekildi.
Raporda, devletlere uyuşturucu ve unsur kaçakçılığıyla uğraşta orantılı ve insan haklarını göz önünde bulundurarak hareket etmesi daveti yapıldı.
Kaynak: AA