Ağız Diş ve Çene Cerrahisi Uzmanı Uzman Dr. Ömer Pirinç, toplumun yüzde 60’ında çene ve eklem rahatsız bulgularının bulunduğunu söyleyerek, yalnızca yüzde 5’inin hastalığının farkında olduğunu aktardı. Diş gıcırdatmanın çene eklemini bozan sebepler ortasında yeraldığını vurgulayan Dr. Pirinç, “Çene eklem rahatsızlığı tedavi edilmezse ağzınızı açamayabilirsiniz” dedi.
Ağız Diş ve Çene Cerrahisi Uzmanı Uzman Dr. Ömer Pirinç, çene eklem rahatsızlıklarının belirtisi ve tedavisi üzerine konuştu. Dr. Pirinç, “Toplumun yüzde 60’ında çene eklem rahatsızlığı bulgularından en az biri görünüyor. Bunların ortasından hastalığın farkında olanlar ise sadece yüzde 5. Tedavi için uğraş sarf edenlerin oranı ise bunun dörtte biri. Farkında olmadan dişleri sıkma ve gıcırdatma, tek taraflı çiğneme yahut çene yüz bölgesine alınmış bir travma, çene eklemini bozan sebepler arasındadır” diye konuştu.
“TEDAVİ EDİLMEZSE AĞZINIZI AÇAMAYABİLİRSİNİZ”
Çene hareket ettirildiğinde ağrı hissi ile ses duyulmasının çene eklem sorununun habercisi olduğunu belirten Dr. Pirinç, “Ağız açmada zorluk, diş sıkma yahut diş gıcırdatma da sorunların habercisi. Ağzımızı açıp kapatırken kulak önü bölgesinden ses gelmesi, çene yüz bölgesi yahut kulakta ağrı, baş ağrısı, ağız açmada kısıtlılık yahut zorluk biçiminde kendini gösterebilir. Halk ortasında çok sık görülen çene eklem rahatsızlığı tedavi edilmediği takdirde ağız açamamaya kadar varan birçok soruna neden olabiliyor” tabirlerini kullandı.
“MUAYENEDE ÇENE EKLEMİ SESLERİNİ DİNLİYORUZ”
Teşhisin birinci evresinde ayrıntılı hastalık geçmişinin hikayesinin kıymetlendirilmesi gerektiğine dikkat çeken Dr. Pirinç, “Sonrasında çene eklemi rahatsızlığının nedenlerinin anlaşılmasına yardım eden ayrıntılı klinik ve radyolojik muayene yapmamız gerekir. Birinci başta tüm ağızla birlikte diş ve dişetlerinin muayenesi yapılır. Çene-yüz ve boyun kasları palpasyonla muayene edilerek eklem sesi stetoskop yardımıyla dinlenir. Ağız açıklığı ölçüsü ve ağız açmada kayma olup olmadığına ayrıntılı olarak bakılır. Tekrar diş sıkma yahut diş gıcırdatmaya bağlı dişlerde oluşan aşınmalar denetim edilerek muayenemiz tamamlanır. Radyolojik muayenede ise panoramik röntgen yahut dental tomografiden yararlanılabilir. İleri eklem içi sorunlarında manyetik rezonans görüntüleme (MRI) tetkiki istenebilir” dedi.
“DİŞ GICIRDATMANIN SEBEBİ STRES”
Geceleri uyurken istem dışı yapılan diş gıcırdatmanın çene eklemi, çiğneme kasları ve dişlere çok yük bindirerek ziyan verdiğine dikkat çeken Dr. Ömer Pirinç, “Bu durum ilerlerse ağzını tam açamamaya yahut çok kısıtlı açmaya kadar varabiliyor. Altta yatan sebeplerin başında asrımızın da hastalığı olan gerilim geliyor. Bu ziyanları minimalize etmek için birinci başta hastanın farkındalığını artırıp şuurlu olduğu vakitlerde diş sıkmamaya dikkat etmesi gerekir. Bu durumu hatırlatacak kısa notları işyerine, konutuna asması kendisine yardımcı olabilir” diye konuştu.
“TEDAVİDE TEK BİR FORMÜL YOK”
Çene eklem sorunlarının tedavisinde tek bir prosedür olmadığını belirten Dr. Pirinç, “Bazen birden fazla tedavi metodunu birlikte uygulamak gerekiyor. Tedavide klasik ilaç tedavisinden fizik tedaviye, gece plağı (splint tedavisi) kullanımından manipülasyona ve çene eklem yıkamasından (artrosentez) ileri cerrahi süreçlere kadar birçok tedavi tekniği uygulanabiliyor” tabirlerini kullandı.
“GEREKİRSE PSİKOTERAPİ ALINMASI GEREKEBİLİR”
Tedaviye birinci olarak bilgilendirici ve varsa olağandan sapan alışkanlıkları giderici eğitimlerle başlandığını belirten Dr. Pirinç, “Sonrasında çene eklemini sorununa neden olan meseleleri bulup ortadan kaldırmaya çalışıyoruz. Hastamızın ruhsal durumunu bu süreçte çok kıymetli olduğu için gerekirse psikoterapi üzere profesyonel dayanaklar alması gerekebilir. Daha geç kalınmış hadiselerde ise çene eklemi içerisine yönelik açık cerrahi müdahaleler yapabiliyoruz. Sistemli bir biçimde tedavisini takip eden hastaların 2-3 ay hatta daha kısa müddette tedavisi büsbütün bitip sıhhatine kavuşabiliyor” dedi.