ANNE sütünün hedefinin, bebeği beslemek kadar bebeğin kendisini inançta hissetmesini, anneyle duygusal bağ kurmasını sağlamak olduğunu belirten Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Fatma Tuba Coşkun, “Sütün besin içeriği, bebeğin o andaki ihtiyaçlarına nazaran değişkenlik gösterir ve mucizevi olarak her anne kendi bebeği için en uygun sütü üretir. Bilhassa birinci 6 ay yalnızca anne sütü verilmeli” dedi.
Anne ve bebek sıhhati açısından çok kıymetli olan anne sütünün değeri, ‘Emzirme Haftası’ sebebiyle yine ön plana çıktı. Hem bebek hem de anneye sağladığı fayda açısından mucizevi bir besin kaynağı olarak kabul edilen anne sütü, tıpkı vakitte bebeğin ruhsal, bedensel ve zeka gelişimine de yardımcı oluyor. Yeditepe Üniversitesi Bağdat Caddesi Polikliniği Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Fatma Tuba Coşkun, anne sütünün her bebeğin muhtaçlığına nazaran üretildiğinin de altını çizdi. “Örneğin prematüre bir bebeğin anne sütü içeriği ve besin kıymetiyle vaktinde doğmuş bir bebeğin anne sütünün içeriği birbirinden farklıdır” diyen Dr. Coşkun, “Sütün besin içeriği, bebeğin o andaki ihtiyaçlarına nazaran değişkenlik gösterir ve mucizevi olarak her anne kendi bebeği için en uygun sütü üretir. Doğumdan sonra, yenidoğan için birinci günlerdeki ihtiyacını karşılayan, olgun süte nazaran güç, laktoz ve yağ asidi düşük, protein içeriği yüksek kolostrum dediğimiz sarı renkte anne sütü salgılanır. Birebir vakitte kolostrum, bebeğin bağışıklık sistemini destekleyecek immunglobulinlerden güçlü içeriğe sahiptir. Kolostrumdan sonra ise 15’inci güne kadar geçiş sütü, sonrasında ise olgun anne sütü salgılanır” tabirlerini kullandı.
DOĞUMDAN SONRA BİRİNCİ 2 AY ÇOK ÖNEMLİ
Bir insanın sağlıklı bir birey olarak hayatına devam edebilmesi için hayatının birinci bin günün (270 gün anne karnında + doğum sonrası 2 yaşına kadar olan süre) çok kıymet taşıyor. Dr. Coşkun, bu dönemde genetik faktörlerin tesirinin yanında çevresel faktörler içerisinde en değerlisinin anne sütü ile beslenmek olduğunu belirterek, “Bu nedenle bebeklere bilhassa birinci 6 ay yalnızca anne sütü verilmeli. Sonrasında ise en az 2 yaşına kadar anne sütü ile beslenmeli” dedi.
Anne sütünün nitekim yetersiz kaldığı durumların çok ender olduğunu belirten Dr. Coşkun “Hamilelik boyunca anne bedeni kendisini hem doğuma hem de bebeğinin en büyük gereksinimi olan anne sütü üretimine ve emzirmeye hazırlar. Her annenin göğsü bebeğini emzirebilecek potansiyele sahiptir” diye konuştu.
BEDENSEL, RUHSAL VE ZEKA GELİŞİMİNE YARDIM EDİYOR
Anne sütünün sağladığı faydalar konusunda Dr. Coşkun, şunları anlattı:
“Öncelikle bebeğin büyüme ve gelişmesi için gerekli olan protein, yağ, demir, vitamin üzere her türlü besin pahasını içerdiği için birinci 6 ay yalnızca anne sütü alması kâfi oluyor.
İçindeki kollayıcı hususlar nedeniyle, bebeği enfeksiyonlardan korur.
Anne sütünün içeriğindeki bağışıklık güçlendirici unsurlar sayesinde akut teneffüs yolu enfeksiyonları, orta kulak enfeksiyonları, idrar yolu enfeksiyonları, alerjik hastalıklar, ani bebek vefatı sendromu, obezite, kalp damar hastalıkları, diyabet, çölyak hastalığı ve kanser üzere birçok hastalığa karşı koruduğu yapılan bilimsel çalışmalarla kanıtlanmıştır. Birebir vakitte anne sütü bebeğin ruhsal, bedensel ve zeka gelişimine yardımcıdır.”
Emzirmenin yalnızca bebeğin beslenmesini sağlamak için yapılan bir hareket olmadığını tabir eden Dr. Coşkun, en önemli gayesinin bebeği beslemek olsa da aslında bebek için anneyle cilt temasında olmanın, bebeğin kendisini inançta hissetmesini, anneyle duygusal bağ kurmasını sağladığını da kelamlarına ekledi.
EMZİRMEK ANNENİN DE SIHHATİNİ KORUYOR
Emzirmenin anne için de sayısız yararı olduğuna işaret eden Dr. Coşkun, anne sütünün over (yumurtalık) ve göğüs kanseri riskini azalttığı üzere anneyi osteoporozdan koruduğunu belirtti. Dr. Coşkun, “Aynı zamanda annenin doğum sonrası kilosuna dönmesini kolaylaştırır, rahmin eski boyutuna dönmesine yardımcı olur. Emziren annelerin doğum sonu depresyonun riskinin azaldığını biliyoruz. Emzirmek anneler için anne ile bebek ortasında bağı güçlendirir ve anne için doğal sakinleştirici özelliğinden ötürü annede kaynaklanan çocuk istismarı ve ihmaline karşı koruyucudur” dedi.