Zonguldak‘ın Alapalı ilçesinde 2014 yılında özel bir bakım merkezinde yatılı kalan engelli hastalara makûs muamele ve azap yapıldığı argümanıyla açılan davanın 2’nci davası 6 yıl sonra görüldü.İddianameye kanıt olarak giren imajlarda, çalışanların engelli hastalara şiir ve müzik söyletmesi, darbederek şiddet uygulaması yer alıyor. Engelli hastalara makûs muamele yapıp, şiddet uygulayan 11 kişi hakkında3 yıldan 8 yıla kadar dava açıldı.
1 BAYAN, 5 ENGELLİ İÇİN DARP RAPORU ALINDI
Alaplı Cumhuriyet Başsavcılığı, 2014 yılında yatılı bakım merkezinde engellilere yönelik şiddet ve taciz imajlarının ortaya çıkması üzerine yapılan incelemenin akabinde soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında bakım merkezinde kalan 1’i bayan, 5 engelli için darp raporu alındı. Gözaltına alınan ortalarında bakım merkezi sahibi S.D.’nin de bulunduğu 11 kişi tutuksuz yargılanmak üzere hür bırakıldı. Savcılık, 2 yıl boyunca süren soruşturmanın akabinde Alaplı Asliye Ceza Mahkemesi’ne bakım merkezi sahibi S.D. ve çalışanlarının ortalarında bulunduğu 12 kişinin cezalandırılması için dava açtı. Mahkeme ise misyonsuzluk kararı vererek belgeyi Zonguldak 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi.
5 YIL SONRA BİRİNCİ DURUŞMA
2018 yılında hazırlanan iddianame sonrası açılan davanın 2’nci duruşmasında söz veren mağdurlardan zihinsel engelli E.K.’nin vasisi Serkan Küçük, sorumluların ceza almasını istediklerini söyledi.Temmuz 2019’da birinci duruşması görülen davanın iddianamesinde, bakım merkezinde yatan engelli hastalar K.Y., S.Ş., E.K., C.E. ve M.B.’ye değişik tarihlerde darp ve şiddet uygulandığı argümanıyla şüpheliler S.D., B.Ç., D.D., H.Y., H.K., H.Y., M.K., N.Ş., R.G., S.H., T.M., ve Y.Y. hakkında 3 yıldan 8 yıla kadar mahpus cezası istemiyle dava açıldı. Ayrıyeten D.D.’nin imgeler karşılığında bakım merkezi sahibi S.D.’den para istediği savıyla ‘şantaj’ cürmünden cezalandırılması talep edildi. İddianameye kanıt olarak giren imajlarda, çalışanların engelli hastalara şiir ve müzik söyletmesi, darbederek şiddet uygulaması yer alıyor. Bakım merkezi müdürü S.D. ifadesinde, işten çıkardığı D.D.’nin kendisinden intikam almak için çalışanlara şiddet imgeleri çektirdiğini ve imajlar karşılığında kendisinden para istendiği ileri sürdü.
İKİNCİ DURUŞMA GÖRÜLDÜ
Davanın ikinci duruşmasına ise tutuksuz yargılanan 10 kuşkulu, mağdur E.K. isimli bayan ve ağabeyi vasisi Serkan Küçük ile avukatlar katıldı. Mahkemede söz veren S.D. kendine komplo kurulduğu savlarını yineledi. Manzaralarla şantaj yaptığı ileri sürülen D.D. isimli eski bayan çalışan ise bakım merkezinde kısa mühlet çalıştığını anlatarak, “Ben orada kısa müddet çalıştım. S.D. beni işten çıkarttı. Ben tazminatımı istedim. Tazminat isteğimi rüşvete dönüştürmüşler. Bende imajlar olup olmadığını sordu. Ben olmadığını söyledim. İmgeler varsa ve verirsem tazminatımı vereceğini söyledi. Bu sırada avukatım yanındaydı. Olaydan uzun vakit geçti. Diğer bir şey hatırlamıyorum” dedi.
Zihinsel engelli E.K.’nin ağabeyi Serkan Küçük ise kardeşine karşı darp ve şiddetin tespiti halinde sorumluların cezalandırılmasını istedi. Mahkeme heyeti, evraktaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
6 YIL SONRA DAVA AÇILDIĞINI ÖĞRENDİ
Duruşmanın akabinde konuşan Serkan Küçük, darp olayının yaşandığı tarihte kız kardeşinin bakım merkezinde kaldığını, olaydan haberdar olduktan bir müddet sonra ise bakım merkezinden aldıklarını söyledi. Olayın kapandığını sandıklarını, lakin 6 yıl sonra polisten gelen telefonla dava açıldığını öğrendiklerini anlatan Küçük, şöyle konuştu: “Mahkemede, çalışanlar tarafından kız kardeşime yönelik darp olduğunu öğrendim. Ben de ‘darp varsa şikayetçiyim’ dedim. Şayet böyleyse o bakım merkezi için gerekli süreçlerin yapılmasını istiyorum. Lütfen yetkililer bu hususa el atsın. Kız kardeşim üzere birçok kişi mağdur olduğunu düşünüyorum. 6 yıldan beri sonuçlanmayan bir olay varmış. Biz dün öğrendik. Bu şiddet olayları kalksın. Bu hastalar için belirli ödenekler ödeniyor devletimiz tarafından. Bunun karşılığı bu darp mı olması lazım? Bununla ilgili devletimiz gerekeni yapsın. Dayak yesinler diye mi bu ödenekler yapılıyor? Yetkililer yardım etsin. Orada bir mevzu bir düşünce var. Kız kardeşim oradan aldığımızda kan bedelleri berbat ve epilepsi başlangıcı vardı. Yemek yiyemiyordu. Hastanede yattı. Artık meskende bakıyoruz. Durumu çok daha düzgün.”
AVUKAT AKIN: BAKANLIĞA BİLDİRDİK
Küçük ailesinin avukatı Hakan Akın da Aile ve Toplumsal Siyasetler Bakanlığı’na davaya müdahil olmaları için talepte bulunduklarını söyledi. Bakım merkezinin hala faaliyette olduğunu ve sorumlular hakkında idari ne çeşit süreçler yapıldığı konusunda bilgilerinin bulunmadığını söz eden Akın, “Bu savlar sonrasında bakım merkezinin ilgili kurallar ve yönetmelik kurallarına uyup uymadıkları tarafında hasta yakınlarını tereddütleri vardır. Bakanlığa durumu bildirdik. Bakanlığında bu mevzuda tesirli bir soruşturma sürdüreceğine inanıyorum. Davada sanıklar ve müştekiler tabirlerini verdiler. Manzara tahlili yapıldı. Belgedeki eksiklikler giderildikten sonra sanıklar hakkında karar verilecek” dedi.