Erzurum Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Ömer Çomaklı, parkinson, alzheimer ve depresyon üzere hastalıklara karşı kıymetleri ülkü düzeylere düşürdüğü kanıtlanmış birinci ulusal ilacı geliştirdiklerini açıkladı.
Hususla ilgili üniversitede basın açıklaması yapan Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı’ya, ilacı geliştiren proje grubu Tıbbi Farmakoloji Ana Bilim Kolu Lideri Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, Göz Hastalıkları Ana Bilim Kolu öğretim üyesi Prof. Dr. Orhan Ateş, Organik Kimya Anabilim Kısmı öğretim üyesi Prof. Dr. Nurullah Saraçoğlu ve Veteriner Fakültesi Farmakoloji ve Toksikoloji Anabilim Kısmı Dr. öğretim üyesi Ali Taghizadehghalehjoughi eşlik etti.
AMERİKA VE JAPONYA’DAN PATENT ALINDI
Memleketler arası patent haklarını elinde bulunduran, yeni sentez, özgün birinci ulusal ilaç atağını başlattıklarını söyleyen Rektör Çomaklı, “Bildiğiniz üzere, devletimiz, yüksek katma pahalı eser ihracatının artırılması tarafında bilhassa ilaç dalında, global pazardaki rekabet gücünü ve ülkemizi kıymet zincirinde daha üst pozisyona taşıma gayesini, 2020 yılı Cumhurbaşkanlığı yıllık programına dahil etmiştir. Araştırma takımımız tarafından, Türkiye‘nin birinci bitkisel kaynaklı olmayan orjinal molekülü keşfedilmiş, klinik öncesi çalışmalarla ilacın aktifliği ispatlanmış, 2019 yılında Japonya’dan ve bu ay içerisinde Amerika Birleşik Devletleri’nden milletlerarası patentler alınmıştır. Tıp, Fen ve Veteriner Fakültesi öğretim üyelerince yürütülen çok sayıda çalışma ve deney sonucu, ortaya çıkan eserin, glutamat nörotransmitterin yüksek olduğu beyin hücreleri üzerinde hami tesirinin olduğu saptanmıştır. Yani hayvanlar üzerinde yapılan deneylerde eserin parkinson, alzheimer ve depresyon üzere sıhhat sorunlarında pahaları ülkü düzeylere düşürdüğü kanıtlanmıştır. Eserimiz şu an ülkemizde milletlerarası patent haklarını elinde bulunduran, yeni sentez, yepyeni birinci ulusal ilaç olma onurunu taşımaktadır. Bu kademeden sonra klinik etaplar tamamlanacak ve ilaç insanlığın hizmetine sunulacaktır. Beklentimiz, maddi olarak güç görülmesine karşın birtakım kısa yollarla çözülebilecek adımların atılması suretiyle klinik ilaç araştırmalarının tamamlanması, en kısa müddette ilacın dünya piyasasına çıkması ve ülkemizin ve insanlığın bu ilaçtan faydalanabilmesidir” diye konuştu.
PARKİNSON VE ALZHEIMER HASTALIKLARINDA ÇÖZÜM
6 yıllık bir çalışma ile ilacın geliştirildiğini vurgulayan Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu ise şunları söyledi: “Beyin hücreleri ortasında iletimi sağlayan 5-6 kıymetli husus var. Bu unsurların seviyelerinin yükselmesi yahut azalması hastalıklarla bağlantılı. Örneğin dopamin düzeyi düştüğü vakit parkinson, yükseldiği vakit şizofreni ile alakalı. Serotonin hususu düşmesi depresyonla bağlı. Bu hususlardan tekrar çok kıymetlisi glutamat. Bu unsurun yükselmesi parkinson ve alzheimerın erken devirlerinde mevcut beyin hücrelerinin vefatına yol açıyor. Ayrıyeten felcin en kıymetli tesir oluşturan hususu olarak biliniyor. ALS dediğimiz hastalık ve depresyonda kıymetli işlevi var. Buna yönelik dünya üzerinde bir ilaç yok. Bu hastalıklarda yükselen seviyesi aşağıya çekecek rastgele bir husus kelam konusu değil. Bizim ilacımız bu unsurun seviyesini aşağıya çekiyor. Atatürk Üniversitesi Farmakoloji kısmının alt yapısında Türkiye’de olmayan bir sistemi var. Bu sistemle yapılan çalışmalar olağanda parkinson ve alzheimerlı deneklerde 6-7 saniye civarında olan glutamatın uzaklaştırma müddetlerini en az 2 kat hızlandırıyor ve olağana çekiyor. Normali 3 saniye. Bu düzeylere çeken bir ilaçtan bahsediyoruz. İkinci istikametiyle Türkiye’nin maksatlarına hizmet ediyor. Bu eser Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde üretildi. Türkiye’de üretilen birinci ulusal ilaç. Bir kaç hastalığın tahlilinde yarar oluşturuyor. Şu an alzheimer ve parkinson hastalığının mevcut tedavilerinin hepsi hastaların semptomlarını düzeltmeye yönelik tedaviler. Başlamış olan hastalığı ortadan kaldırmaya yönelik bir ilacımız yok. Genelde sistemler çok farklı yürüyor. Bizim bahsettiğimiz ilacımızda glutamat dediğimiz bir unsurun yükselmesinden bahsediyoruz. Bunu ortadan kaldıran bir ilacımız var. Bu yükselmelerde alzheimer ve parkinsonun başlangıcında çok kıymetli. Temel olumsuz etkiyi başlatan bunlar ve bunları ortadan kaldıran yani birinci başlarda çok tesirli olmalı beklenen bir ilaçtan bahsediyoruz.”
BİR ÇOK HASTALIĞIN TAHLİL NOKTASINDA ÇOK ÖNEMLİ
İlacın, insan ömrüyle birlikte ortaya çıkan kronik hastalıkların tedavisi için çok değerli bir buluş olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Orhan Ateş de, “Gerek oftalmolojik, gerek nörolojik, gerek nöroşirürji bağlı hastalıkların tedavisinde değerli bir tahlil noktası olabileceğini düşündüğümüz molekül geliştirdik. Erzurum, ülkemiz ve dünya ismine güzel olsun. İnşallah insanlık hizmetine sunulduğunda da gerek ülkemizin ekonomik getirisi açısından gerekse insanlığın sıhhati açısından kıymetli bir dönüm noktası olacağını düşünüyoruz” dedi.
Öte yandan Rektör Çomaklı, proje takımına yarın tanıtımı yapılacak ulusal arabadan ikram edeceğini açıkladı.
Haber Videosu
: Erzurum Atatürk Üniversitesi, Türkiye’nin birinci ulusal ilacını geliştirdi