Türkiye Organ Nakli Vakfı Başkanı Eyüp Kahveci, Türkiye’de her 100 aileden 27’sinin ölen yakınlarının organlarını bağışladığını bildirdi.
Çeşitli programlar için Kayseri‘ye gelen Kahveci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye’de birinci başarılı organ naklinin 1975 yılında canlı vericiden böbrek nakliyle başladığını söyledi.
Kahveci, nakille ilgili yasanın 1979 yılında meclisten geçtiğini, 1980’li yıllarda birçok yerde organ ve doku nakli hizmetlerinin verilmeye başlandığını tabir etti.
Birçok yerde organ nakli merkezinin bulunduğunu aktaran Kahveci, şunları kaydetti:
“Bugün 150’den fazla merkezde organ, doku ve hücre nakilleri başarılı biçimde yapılmaktadır. Kalp, karaciğer, akciğer, ince bağırsak, böbrek, pankreas, kemik iliği, el, kol ve yüz nakli dahil tüm organ doku ve hücre nakilleri merkezlerimizde başarılı bir halde yapılmaktadır. 2018 yılı datalarına bakacak olursak Türkiye’deki ağır bakım ünitelerinde 2 bin 200’den fazla beyin mevti tespiti yapıldı. Organ nakli koordinatörü arkadaşlarımız beyin vefatı gerçekleşen şahısların aileleri ile birebir görüşme yaparak organ bağışı için müsaade istedi. 598 aile ölen yakınlarının organlarını öbür hastaların kullanmasına müsaade verdi. Bu 598 olayın organları ve canlı nakillerle 5 bin 500’den fazla organ nakli gerçekleştirilmiş oldu. Dünyada olduğu üzere kronik organ yetmezliğinde kronik böbrek yetmezliği en fazla organa muhtaçlık olan küme. En fazla nakli yapılan organ böbrek. 5 bin 500’den 3 bin 500’ü böbrek nakli süreci.”
“Bağış oranı yüzde 27”
Kahveci, Türkiye’de organ ve doku naklinin başarılı bir formda yapıldığını, organ bağış oranının ise düşük olduğunu belirtti.
Bunun için toplumsal farkındalığın artırılması gerektiğini aktaran Kahveci, Avrupa’da bağış oranlarının yüksek olduğuna dikkati çekerek, “Ölen şahısların aileleri ile yapılan görüşmelerde her 100 aileden lakin 27’si organları bağışlıyor. Avrupa Birliği’nde bu sayı yüzde 60’a yakın.” dedi.
Kahveci, İspanya’da organ bağışı oranının yüzde 90’larda olduğuna da işaret ederek, Türkiye’de toplumsal farkındalığın artırılması halinde daha fazla bağış yapılabileceğini kelamlarına ekledi.