Hoş olmak için güzelliğinizden olmayın…Merdiven altı yerlerde yapılan botoks süreçleri kabusa dönüşüyor
Doç. Dr. Müge Güler Özden:
“Yüz bölgesi aslında en tehlikeli ve komplikasyonlara açık bir bölgedir”
“En sık karşılaşılan olay dolgu enjeksiyonuna bağlı komplikasyonlar”
“Son yıllarda komplikasyonlardan ötürü müracaat sayısı epey arttı”
SAMSUN – Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Ana Bilim Kolu Öğretim Üyesi Doç. Dr. Müge Güler Özden, daha hoş ve genç görünmek için botoks ya da dolgu yaptırmak isteyen şahısların, bu süreçleri merdiven altı yerlerde ya da uzman doktor harici bireylere yaptırdıklarında görme problemlerine ya da doku kaybına varabilen çok önemli sıkıntılarla karşılaşabileceklerini söyledi.
Türkiye’de bilhassa son vakitlerde kozmetik süreçler yetkisiz şahıslar tarafından yapılabiliyor. Bu süreçler sonucunda bireylerde komplikasyonlar meydana gelebiliyor. OMÜ Tıp Fakültesi Dermatoloji Ana Bilim Kısmı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Müge Güler Özden, uzmanlar haricinde yaptırılan kozmetik süreçler sonunda oluşabilecek önemli sıkıntılar hakkında bilgiler verdi.
“Yüz bölgesi aslında en tehlikeli ve komplikasyonlara açık bir bölgedir”
İnsan bedenine ve bilhassa yüz bölgesine yapılan süreçlerin istenmeyen sonuçları olabileceğine işaret eden Doç. Dr. Müge Güler Özden, “İnsanlar muhakkak bir yaşa geldikten sonra daha genç ve daha hoş görünmek için, kozmetoloji biliminin de gelişmesi ile hoş sonuçlar elde edebiliyorlar. Bizler de branşımız gereği bu gelişmiş uygulamaları takip ediyoruz. Lakin kozmetik süreçler, bir yandan da halk sıhhati sorunu olmaya başladı. Çabucak çabucak her gün bir dermatoloji uzmanına, plastik cerrahı ya da enfeksiyon hastalıkları uzmanına bu çeşit süreçlerden sonra oluşan komplikasyonlardan ötürü insanların başvurur hale geldiğini gördük. Bu süreçlerin kolay ulaşılabilir olması tehlikeli bir durum. İnsanların bilinçlenmesi ve uzman tabip dışında bir uygulayıcıya gitmemesinin insan sıhhati açısından ehemmiyeti büyük. Zira sonuç bazen çok makûs noktalara varabilir. İnsanların, kâfi eğitime sahip olmayan bireylerin yaptığı süreçler sonucunda şiddetli enfeksiyonlar, bu enfeksiyonların kana karışması ve kalıcı yumruların oluşması üzere makûs sonuçlarının olabileceğini bilmesi lazım. Aslında bizim insanlarımız doktor konusunda epey titizdir. İnsanımız kolay bir enjeksiyon yaptırırken bile işin ehli doktor arıyor. Fakat nedense kozmetik konusunda daha bir yavuz davranıyorlar. Yüz bölgesi aslında en tehlikeli ve komplikasyonlara açık bir bölgedir. Bu bölgenin beyefendisine ne kadar yakın olduğunu, damar ve hudut sayısının ne kadar ağır olduğunu bilmek gerekir. Bu nedenle bilhassa yüz bölgesinde yapılacak kozmetik süreçlerin kesinlikle uzman doktorlar tarafından yapılması gerekir” dedi.
“En sık karşılaşılan olay dolgu enjeksiyonuna bağlı komplikasyonlar”
En çok rastlanılan komplikasyonun dolgu enjeksiyonuna bağlı komplikasyonlar olduğunu vurgulayan Dr. Müge Güler Özden, “Kozmetik süreçler, keyifli bir iş. Bir anda yaptırmaya karar veriliyor. Uzman, bir komplikasyon olduğunda ne yapacağını bilen insandır. Hastasına sahip çıkar ve olaya müdahale eder. Fakat uzman olmayan şahısların yaptığı operasyonlarda rastgele bir komplikasyon oluştuğunda hasta yapa yalnız kalır. Biz her gün ihbar sınırımızda ya da günlük pratiklerimizden görüyoruz. Dolgu enjeksiyonuna bağlı komplikasyonlar, nodül oluşumları, dirençli enfeksiyonlar ya da kitleler oluşabiliyor. Doğaldan çok uzaklaşılmış makus imajlarla de karşılaşabiliyoruz. Bu sefer de hastalar için daha zahmetli bir süreç başlıyor. Hem maddi hem de manevi bir külfetin altına da girmiş oluyorlar. En sık karşılaştığımız hadiseler ise dolgu enjeksiyonlarına bağlı komplikasyonlar olarak dikkat çekiyor” diye konuştu.
“Son yıllarda komplikasyonlardan ötürü müracaat sayısı hayli arttı”
Son yıllarda merdiven altı ya da uzman doktor dışında yapılan kozmetik süreçlerden meydana gelen komplikasyonlarda artış yaşandığını söz eden Dr. Özden, şunları söyledi:
“Son yıllarda komplikasyonlardan ötürü müracaat sayısı epey arttı. Müracaatların artmasını, bu işin çok yaygınlaşmasına ve işi kolay zannedip, ticari açıdan bakan hekim dışı insanların ve uzman olmayan insanların süreç yapmasına bağlıyorum. Bu süreçler hem çok fazla hem de denetimsiz bir halde yapılıyor. O yüzden bu durum, bir halk sıhhati sorunu olmaya başladı. Bu durum bizi huzursuz ediyor. O yüzden daima olarak insanları uyarmak zorunda hissediyoruz. Kozmetik süreçler, çok önemli bir uzmanlık ve marifet ister. En ufak bir komplikasyonda tabibin süratlice ve çok hakikat bir halde müdahale edebileceğine güvendikleri takdirde bu süreçleri yaptırmaları gerekiyor. Aksi takdirde hoşluk olsun derken, sonu cerrahiye varan çok ağır sonuçlar yaşanabilir.”
