DİYARBAKIR‘ın Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde, açık kalp ameliyatı gerektiren hastalığı olan Muhammed Çoban (21) ile Şükran Anuştekin (34), Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Hakkı Şimşek tarafından yapılan kapalı prosedür müdahale ile bir günde tedavi edildi.
Diyarbakır‘da oturan Muhammed Çoban ile Şükran Anuştekin, bir mühlet evvel hipertansiyon şikayetiyle Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne başvurdu. Burada tabipler tarafından yapılan ayrıntılı muayenede Çoban ile Anuştekin’e tıp lisanında ‘Aort Koarktasyonu’ olarak bilinen kalpteki ana damarın darlığı teşhisi konuldu. Vefata sebep olabileceği bilinen hastalığı taşıyan Çoban ile Anuştekin, Dicle Üniversitesi Kalp Hastanesi’ne sevk edildi.
Dicle Üniversitesi Kalp Hastanesi’nde misyonlu Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Hakkı Şimşek ve takımı, Çoban ile Anuştekin’i 20 gün boyunca tedaviye hazırladı. Hazırlıklarının tamamlanmasının akabinde Çoban ile Anuştekin’e kasık kısmından yapılan ameliyatsız yöntemle müdahale edildi. Hastalar, başarılı geçen operasyonun ardından 24 saat sonra sıhhatlerine kavuşarak, taburcu edildi. ‘BÖLGEDE BİR BİRİNCİSİ GERÇEKLEŞTİRDİK’Böyle bir müdahalenin 2014’ten bu yana bölgede hiçbir hastanede yapılmadığını belirten Dicle Üniversitesi Kalp Hastanesi’nde misyonlu Doç. Dr. Hakkı Şimşek, bir birincisi gerçekleştirdiklerini belirterek, Çoban ile Anuştekin’i açık kalp ameliyatına gereksinim duymadan kapalı formülle bir günde tedavi ettiklerini söyledi. Hastaların artık Ankara ve İstanbul’a gitmek zorunda olmadıklarını, bu hastalığın tedavisini cerrahi müdahale olmadan Diyarbakır’da gerçekleştirebildiklerini anlatan Şimşek şöyle konuştu: “Hastalarımız yıllarca güçlü tansiyon ilacı kullanıyordu. 3 ay evvel Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tabipler teşhis koymuşlar. Aort Koarktasyonu dediğimiz kalbin bedene kan pompaladığı ana damarımız olan Aort, sağ kol ve beyefendisine giden damarları verdikten sonra, sol kol damarını verir vermez önemli ileri derecede bir darlık var, buna Aort Koarktasyonu diyoruz. Bu, bedenin gövde, göğüs ve bacakları besleyen kısım, damarın o bölgeden gitmiş olması, bacaklarda ağrı, bedenin alt yarısında nabzın tansiyonun düşüklüğü, erken yorulma. Bedenin üst yarısında darlığın üstünde beyne ve kollara giden damarlardaki artıştan ötürü bedenin üst yarısında ise önemli bir tansiyon yüksekliği, burun kanaması, baş ağrısı, hatta ileri evrelerde beyin kanamasına kadar gidebiliyor. Dolayısı ile genç hastalarda hipertansiyon olduğunda bizim bu hastalığı önemli manada düşünmemiz lazım. Fizik muayene dediğimiz sırt bölgesinden üfürüm alınması, fizik muayenedeki bulgumuz ve Tomografi ile de teşhis konabiliyor. Bu hastamıza da 3 ay evvel teşhis konmuştu. Daha evvel açık kalp ameliyatı ile yapılan bir müdahale iken, son yıllardaki teknolojik gelişmeler ve biz girişimsel kardiyologların deneyimlerinin artması sonucu bu hastalığı artık ameliyata gerek duymadan kapalı prosedürle kasıktan girerek tedavi edebiliyoruz. Bu kadar büyük bir ameliyat gerektiren vakalara önceki gün kapalı formülle müdahale ederek, hastalarımızı 24 saat sonra taburcu ettik” dedi. HASTA YAKINLARINDAN TEŞEKKÜR
Operasyon sonrası sıhhatine kavuşan hastalardan Muhammet Çoban’ın babası Nezir Çoban ile Anuşteki’nin yakınları, yapılan müdahalenin muvaffakiyetle sonuçlandığını belirterek, Şimşek ve takımına teşekkürlerini iletti.