Kazak annenin 722 bin liralık hastane borcu çıkmazı
Akdeniz ateşi hastalığından tedavi gören oğlu için 5 yıl sonra tek seferde çıkartılan 722 bin TL borç hayatını altüst etti
1300 liralık bakım parasıyla geçinen aile borcun ödenmesi için yetkililerden dayanak istedi
Ailenin avukatı Mustafa Buyruk Öztürk:
“5 yılda hiç fatura çıkartılmayıp tek seferde 722 bin TL borcunuz var denilmiş. Ailenin bu parayı ödemesi mümkün değil”
ANTALYA – Antalya’da yaşayan Kazakistan asıllı Türk vatandaşı Afruza Aliyeva, Akdeniz ateşi hastalığından tedavisine devam edilen 19 yaşındaki oğlunun 722 bin liralık hastane borcuyla karşı karşıya kaldı. Kalp kapaklarında iltihaplanma, gözünde enfeksiyon bulunan oğluna verilen bin 300 liralık bakım parası ile geçinen aile 722 bin liralık hastane borcunu ödeme güçlerinin olmadığını belirterek takviye istiyor.
2 çocuk annesi mesken hanımı 44 yaşındaki Kazakistan asıllı Türk vatandaşı Afruza Aliyeva’nın 19 yaşındaki oğlu Murat Khamdiyev, doğumundan bir yıl sonra ülkesinde kötüleşti. Yaklaşık 1O yıl Astana’da çeşitli hastanelere giden küçük çocuğun hastalığı hakkında tam bir teşhis konulamadı. 11 yılda konulan Akdeniz ateşi teşhisinin akabinde aile Türkiye’ye yönlendirdi. Aliyeva, İstanbul, Bursa ve Gebze’deki hastanelerde çocuğunun tedavisi için çabaladı. Oğluna Akdeniz ateşi teşhisi konulan anne Afruza Aliyeva, tedavi için araştırma yapamaya başladı. Bu ortada ülkesine gidip gelmeye devam eden Aliyeva, 2013 yılında Türk vatandaşlığına geçti. Antalya’ya yerleşen Aliyeva, oğlunun tedavisini daha rahat yaptırabilmek için Bağkurlu oldu. Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde tedavisine devam edilen Murat Khamdiyev’in geçen yıl iki böbreği de iflas etti. Anne Aliyeva, oğluna böbreğini bağışlayıp diyalizden kurtardı. 6 yıl boyunca AÜ Hastanesi’nde tedavisine devam edilen Murat Khamdiyev’in ailesine bir müddet evvel 722 bin lira tedavi fiyatı çıkartıldı. 3 ay evvel Genel Sıhhat Sigortası’na geçen Aliyeva, 5 yılın akabinde bu kadar yüklü gelen borçla büyük şok yaşadı. Kalp kapaklarında iltihaplanma, gözünde enfeksiyon bulunan oğluna verilen 1300 liralık bakım parası ile geçinen aile 722 bin liralık hastane borcunu ödeme güçlerinin olmadığını belirterek, takviye istedi. Afruza Aliyeva, 5 yıl boyunca hastanede çocuğuna çok düzgün bakıldığını belirterek, daha geniş bir tedavi için borcun ödenmesi gerektiğini söyledi.
“Tedavisine devam ediliyor”
Oğlunun başından bir an olsun ayrılmayan anne Aliyeva, “8 yıl evvel Türkiye’ye geldim. Fakat tedavi için geç kalınmıştı. Bir ay hastane hastane dolaştım ve ülkeme geri dönmek zorunda kaldım. 2013 yılında Antalya’ya geldim. Akdeniz Üniversitesi Hastanesi tedaviyi kabul etti. Fakat benim sigortalı olmam gerekliydi. Oturma müsaadesi alıp tekrar Antalya’ya geldim. Sigorta açtırıp hastaneye yattık. 5 yıldır tedavimize devam ediyoruz. Hekimlerimizden çok şad kaldık. Ellerinden geleni yapıyorlar, uğraş ediyorlar. Geçen yıl böbrekler iflas edince Murat’a ben böbreğimi verdim” dedi.
“722 bin lira borç”
Kalp kapakçığı ve gözündeki enfeksiyon sebebiyle oğlunun tedavi görmeye devam ettiğini lisana getiren Afruza Aliyeva, “Şu an hastaneye 722 bin lira borcumuz görünüyor. Bu parayı yatırmam gerekiyor. Her muayeneye para ödüyoruz. Kimseyi suçlamıyorum fakat bu para probleminin çözülmesini istiyorum. Çocuğum muayene olabilsin, hastaneye yatabilsin. SGK, masrafı karşılamadığı için oğlum hastaneye yatırılamıyor. Zira fiyatı çok oluyor. Bu borcun nereden olduğunu öğrenmek istiyorum. Sigortamı yaptırdım açıldı fakat yararlanamıyorum. SGK’dan yazılı bir doküman getirirsem, sigortamın geçerli olacağı söylendi” diye konuştu.
“Ülkemde vakit kaybettik”
Oğlunun rahat bir formda tedavisine devam etmesini isteyen anne Aliyeva, “Çocuğum şu an rahat yatabiliyorsa hastanedeki hekimlerimiz sayesindedir. Birinci teşhis burada konsaydı, sorun olmayacaktı. Bizi ülkemde vaktinde uyarmadılar. 11 yıl Astana’da geciktik. Türkiye’de de bu vakte kadar bize şu kadar borcunuz var denilmedi, bir anda 722 bin TL’lik borcumuz olduğu söylendi. Ne hastaneden ne SGK’dan şikayetçiyim. Bu borcun ortadan kalkmasını istiyorum. Tahlil bulunmasını istiyorum” sözlerine yer verdi.
“Aile perişan, borç bir anda çıktı”
Ailenin avukatı Mustafa Buyruk Öztürk ise, “Ameliyat ve tedavi süreci son beş yıldır fiyatsız olarak yapılmıştır. Anne her şeyin yolunda gittiğini düşünerek oğlunun tedavisine devam etmiştir. Ancak 1.5 ay evvel çocuğa bir borç çıktı. Anne perişan olmuştur. Hastane, ailenin borcunun, bu noktaya ulaşmadan daha evvel kendisine bildirseydi tahminen anne öbür bir devasına bakacak, tahminen ülkesine dönecekti. 5 yıldır anneye hiç fatura çıkartılmamış. Bu borç altında anne hiçbir biçimde kalkamaz. Bu problemin bir an evvel çözülmesi gerekir. Biz hem hastaneye hem SGK’ya gereken müracaatları yaptık” dedi.
“Hasta vaktinde bilgilendirilmeliydi”
SGK’nın yabancı hastaların tedavisi noktasında yönetmeliği hakkında da bilgiler veren Öztürk, “Genel Sıhhat Sigortası Uygulamaları Yönetmeliğinin 14. hususu ç bendine dayanarak, kanunun 60’ıncı unsurunun birinci fıkrasının d ve g bentleri kapsamına giren yabancı ülke vatandaşlarının genel sıhhat sigortalısı yahut genel sıhhat sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişi sayıldığı tarihten evvel var olan kronik hastalığa ait sıhhat hizmetlerinin; d- kanunun 63’üncü hususuna nazaran sistem, tıp, ölçü ve kullanım müddetlerinin belirlenmesi sonucunda kurumca finansmanı sağlanacak sıhhat hizmetlerinin kapsamı dışında bırakılan sıhhat hizmetlerinin finansmanı sağlanmaz’ ibareleri yer alıyor. Hasta bilgilendirilseydi tahminen bu borç altına anne girmezdi. 5 yıl geçmiş. Tahminen hasta memleketine dönerdi. Öteki bir devaya bakardı” sözlerine yer verdi.
Kanun ne diyor?
Kanuna nazaran ise, “5510 sayılı kanunun husus 64 c bendine nazaran, kurumca finansmanı sağlanamayacak sıhhat hizmetlerine girdiğinden ötürü, yabancı ülke vatandaşlarının genel sıhhat sigortalısı yahut bakmakla yükümlü olduğu kişi sayıldığı tarihten evvel mevcut olan kronik hastalara ödeme yapılamıyor.”
