Bayanlarda rahim, kalın bağırsak, mesane ya da, rahmi alınmış bayanlarda ince bağırsak sarkmasının meydana gelebileceğini belirten Prof. Dr. Tufan Tarcan, “Pelvik organ sarkmalarında ekseriyetle tek bir organ değil, pelvik taban kas ve ligamanlarının zayıflığı nedeni ile bütün pelvik organlarda az yahut daha fazla sarkma görülmektedir. Bu nedenle meydana gelen organ sarkmasını yalnızca rahim sarkması ya da mesane sarkması olarak isimlendirmek yanlıştır.
Pelvik organ sarkmasının değişik sınıflama metotları mevcuttur. Kolaya indirgemek gerekirse, hafif derece sarkmalar da rastgele bir müdahale gerekmemektedir. Orta derece sarkmalarda hastanın şikayetine nazaran tedaviye karar verilir, ileri derece sarkmalarda ise artık ıkınmakla ya da dinlenme halinde organların vajen dışına çıkması kelam bahsidir. Bu sarkmalar tedavi gerektirmektedir.
Pelvik organ sarkmasının esas bilinen risk faktörleri ortasında; çok kilo, hamilelik, olağan doğum, kronik kabızlık, öksürmeye neden olan KOAH (Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı) üzere hastalıklar ve genetik yatkınlık olarak sıralanabilir.
İdrar kaçırma sorunu pelvik organ sarkması ameliyatı ile düzeltilemez
Pelvik organ sarkması bazen idrar kaçırma sorunu ile birlikte görülebilir. Fakat, halk ortasında sanıldığının bilakis pelvik organ sarkmasını düzelterek idrar kaçırma tedavi edilemez.
İdrar kaçırma sorunu ile birlikte pelvik organ sarkması sorunu görüldüğünde iki sorun da başka ayrı kıymetlendirilerek tedavi edilmelidir. Örneğin gerilim tipi idrar kaçıran ve organ sarkması bulunan bir kişinin hem pelvik organ sarkması hem de idrar kaçırma sorunu tedavisi birlikte planlanmalıdır. Bu birçok vakit eş vakitli yani tıpkı seansta cerrahi tedavi manasına gelmektedir. Aksi takdirde organ sarkma ameliyatları idrar kaçırma meselesini çözmeyecek, hatta idrar kaçırma şiddetinin artmasına neden olacaktır. Kökten tedavi süreci planlanana kadar hijyenik problemlerin ortaya çıkmaması için hijyenik mesane pedi kullanılmalıdır.
Pelvik organ sarkmasının yarattığı düşünceler nelerdir?
Pelvik organ sarkması görülen bireylerde en sık idrar yapma ya da dışkılama zahmeti görülmektedir. Mesanenin tam boşalmaması idrar yolu enfeksiyonlarına, hatta üreterlerin bükülmesi ise böbreklerde genişlemeye ve tedavi edilmez ise böbrek yetmezliğine dahi yol açabilir.
İleri derece pelvik organ sarkma sorunu yaşayan şahıslarda en sık rastlanan şikayetlerden biri de vajenden dışarı çıkan organın iç çamaşırına sürtünmesi sonucunda cilt enfeksiyonlarının hatta ülserlerin gelişmesidir. Bu cilt enfeksiyonlarında da akıntı ya da kanamalar olabilir ve hijyenik açıdan epeyce rahatsız edici durumlar meydana gelebilir.
Pelvik organ sarkması yaşayan şahıslarda cinsel fonksiyon kalitesinde azalma görülmektedir. Çoklukla pelvik organ sarkması yaşayan şahıslar cinsel bağlantı sırasında ağrı ya da rahatsızlık hissedebilir; ayrıyeten sarkma nedeniyle vajina genişler; bu durum da cinsel münasebetten alınan hazzı olumsuz tesirler.
Pelvik organ sarkmasının tek tahlili ameliyat değildir!
Pelvik organ sarkmasının tedavisi sarkmanın yerine ve sarkmanın derecesine nazaran değişiklik göstermektedir. Pelvik organ sarkmasının tek tedavisi ameliyat değildir. Vajen içine uygulanan kimi protezler de pelvik organ sarkma tedavisinde tercih edilebilmektedir.
Pelvik organ sarkma tedavisinde hastanın beklentileri çok değerlidir. Cinsel hayatı etkin olan şahısların tedavisinde farklı sistemler, cinsel ömrü faal olmayan şahısların tedavisinde farklı yollar tercih edilmektedir.
Onkolojik bir risk olmadığı sürece cerrahi tedavide rahimin alınması önerilmemektedir!
Pelvik organ sarkmasında cerrahi tedavinin rahimin alınması olduğu üzere yanlış bir fikir vardır; lakin rahim sarkma nedeni rahimin varlığı değil, rahmi tutan bağlarda meydana gelen gevşemedir. Onkolojik bir risk olmadığı sürece rahimin alınması önerilmemektedir. Zira pelvik organ sarkması nedeniyle rahmin alınması ile birlikte idrar kaçırma ya da cerrahi komplikasyon riski artmaktadır.
Pelvik organ sarkması ameliyatları vajinal ve abdominal olarak ikiye ayrılabilir. Abdominal ameliyatlar; açık, robotik ya da laparoskopik biçimde yapılabilir. Vajinal ameliyatlar ise büsbütün vajen içinden gerçekleştirilmektedir.” dedi.