AYDIN’ın Kuşadası ilçesinde, salyangozlara ziyan vermeden salyangoz sıvısı elde eden firma, Ege Üniversitesi (EÜ) Eczacılık Fakültesi işbirliği ile üzerinde yaşlanma zıddı tesirleri bulunan serum geliştirildi. Yerli üretim olan yaşlanma tersi serum ile birlikte kozmetik kesiminde ithalatın azalması hedefleniyor.
Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi öğretim üyeleri Prof. Dr. Özgen Özer, Doç. Dr. Evren Homan Gökçe ve Doç. Dr. Sakine Tuncay Tanrıverdi, yeni bir kozmetik eseri geliştirmek üzere, Türkiye’nin birinci kara salyangozu üretimi yapan bir firma ile işbirliği başlattı. Salyangozlara ziyan vermeden çıkartılan salyangoz sıvısı, hammadde tahlil sertifikası hazırlanarak kozmetik sanayisinde kullanılabilecek standartlara uygun hale getirildi. Akabinde da cilt üzerinde yaşlanma aksisi tesirleri ile bilinen salyangoz sıvısından bir serum hazırlandı. Jel serum, ambalajıyla bir arada satışa sunulmaya hazırlanıyor.
TÜRKİYE’DE BİR İLK
Üretim ve çalışmalarla ilgili Egeli akademisyenler ve firma yetkililerinden bilgi alan EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, üniversite-sanayi işbirliğini somutlaştıran projelerle gurur duyduklarını söyledi. Firmanın yaklaşık 3 yıldır yatırım yaptığını ve artık üretim etabına geçtiğini belirten Rektör Budak, “Dünyada dört noktada bu çeşit bir üretim merkezi var fakat temel problem üretilen salyangoz sıvısının kozmetik dalında, tıbbi medikal dalında kullanılabiliyor olması, bu Türkiye’de bir birinci. Bilhassa biz kozmetik dalında dışa bağımlı hareket eden bir ülkeyiz. İthal ediyoruz. Bu çalışma bizim ithalatı azaltmamız ve bu üretilen hammaddenin kozmetik kesiminde ve medikal kesimde değerlendirilmesiyle ekonomimizin cari açığının azaltılmasına da katkı sağlayabilecek. Firmamıza ve hocalarımıza bu iş birliğinden ötürü teşekkür ediyorum Ege Üniversitesi Rektörlüğü olarak bu projelere dayanak veriyoruz ve takviye vermeye de devam edeceğiz” dedi.
HEM ESER HEM DE HAMMADE
EÜ Eczacılık Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Özgen Özer, “Ülkemize bir kozmetik hammadde kazandırma sevdasıyla başladık çalışmaya. Zira eser saf salyangoz sıvısı ve hammadde kaynağı olarak çok pahalı. Bu eserin tüm bileşenlerinin ve içeriğinin tahlillerini yaptık. Çok hoş bir çalışma gerçekleştirdik. Bu eserin hammadde olarak satılması için birinci evvel tahlil sertifikasına muhtaçlığı var, tahlil sertifikasını bizler hazırladık. Yurt dışında hammaddeyi öbür türlü satma bahtınız yok. Daha sonra jel halinde bir serum tasarladık. Ölçek büyüterek sanayi boyutuna getirdik, ambalajlarıyla bir arada sunuma hazır hale getirdik. Salyangoz sıvısı içeren daha farklı eserler de geliştireceğiz” diye konuştu.
FARKLI BÖLÜMLERDEN KOZMETİK KESİMİNE GEÇTİLER
Firmanın ortaklarından Ali Karababa, öteki 2 ortağıyla farklı iş kollarında çalıştıktan sonra kozmetik dalına geçtiklerini söyledi. EÜ ile işbirliği yapmaktan memnunluk duyduğunu lisana getiren Karababa, “Ege Üniversitesi ile birlikte yüzde 97 oranında salyangoz sıvısı bulunan serum geliştirdik. Temel maksat kitlemiz yurt dışı. İhracata yönelik bir eser. Ülkemizde de eserimizin satışını yapacağız. Eser yaşlanmayı önleyici, geciktirici bir eser. Eserimizin klinik testleri yapıldı. Bunun haricinde cildin gerek duyduğu bütün içeriklere sahip bir ürün” dedi.
ZORLU SÜRECİN AKABİNDE GELEN MUTLULUK
Firmanın bir öteki ortağı Mustafa Sarıoğlu, kuvvetli bir sürecin akabinde eseri geliştirdiklerinin altını çizdi. Takviyelerinden ötürü Egeli akademisyenlere teşekkür eden Sarıoğlu, “Aslında salyangozun anavatanı Ege toprakları. Buranın bir bedeli, biz bu bedeli yalnızca çiftlik kurup, daha hijyenik kurallarda, hayvanlara ziyan vermeden yetiştirme yoluna gittik. Binlerce yıldır kozmetikte ve ilaç endüstrisinde kullanılan bir sıvı bu aslında. Biz yeni bir şey bulmadık yalnızca binlerce yıllık bedeli gün yüzüne çıkardık” diye konuştu.
– İzmir