Skolyozun çoklukla çocuk yaşlarda teşhis edildiğini söz eden Arslan, çok düşük derecedeki eğriliklerin ise başta fark edilmeyip ileriki yaşlarda teşhis edilebildiğini söyledi. Arslan, “Skolyozda erken teşhis konulduğunda tedavi sürecinden daha kolay ve süratli muvaffakiyet elde etmek mümkün. Teşhis müddeti geciktiğinde, omurga eğriliği çocukların gelişimini de olumsuz etkileyecektir” dedi.
ÇOCUKLARIN %3’ÜNDE GÖRÜLÜYOR
Türkiye’de yaklaşık 2,5 milyon skolyoz hastasının olduğunun ve bunların en az 150 bin kadarının da çocuk yaşta olduğunun altını çizen Arslan, erken teşhis konulmasının rahatsızlığın tedavisi için hayli kıymetli olduğunu kelamlarına ekledi.
TEDAVİ SÜREÇLERİ ÇOCUKLARDA FARKLILIK GÖSTERİYOR
Arslan, “Çocuklarda teşhis edilen skolyozun tedavi sürecinde müşahede, korse tedavisi ya da ileri düzeyde olanlar için ameliyat kullanılır. 0-20 derece için skolyoz rahatsızlığı bulunan çocuk, doktor gözetiminde bulunur. 20 dereceden 60 dereceye kadar korse tedavisi uygulanır. (40 derece üstü birtakım durumlarda korse tedavisi uygulanamayabilir.) Şayet hastanın skolyozu 60 derece üzerinde ise ameliyata başvuruluyor” dedi.
FARKLI SIHHAT PROBLEMLERİNE DA YOL AÇIYOR
Skolyozun bir omurga rahatsızlığı olduğunu belirten Dr. Arslan, “İleri dereceye ulaşan skolyoz bilhassa göğüs kafesi ve kaburgaların halini bozabilir ve bu da çocuklarda akciğer gelişimini olumsuz etkileyebilir. Bunun sonucunda ise teneffüs yetmezliği üzere büyük sıkıntılara yol açabilir” dedi.