Koca bir eğitim yılı daha geri kaldı, karne günü geldi çattı. Alacakları notları bekleyen öğrencilerin bir kısmı heyecan duyarken, bir kısmı da tasa ve dehşet yaşıyor. Zira tüm çocukların karneleri ailelerinin beklediği kadar uygun olmayabiliyor. Ebeveynler ise düşük notların olduğu bir karneyle karşılaştıklarında çok davranışlarda bulunabiliyor.
Öğrencilerin bir kısmı eğitim dönemini emeklerinin karşılığını almanın mutluluğuyla tamamlarken, bir kısmı da telaşlı ve sorunlu formda bitiriyor. Başarısız karneye sahip olan çocuklar mutsuz vakitler geçirebiliyor. Bilhassa bu devirde çocuklar ders notlarındaki başarısızlığı ailelerine anlatmaktan çekiniyor. Çocukların yaşadığı bu derdin sebebi de ailenin güzel bir karne beklentisinden kaynaklanıyor.
Karne, çocuğun dayanağa gereksinim duyduğu noktaları gösterir
Karne, öğrencilerin bir yıllık eğitim dönemi boyunca derslerindeki tavrı ve muvaffakiyet durumunu belgelemek gayesiyle verilir. Karneler, çocuğun muvaffakiyet düzeyini gösterdiği üzere, tıpkı vakitte ilgisinin olduğu hususları da yansıtır. Tam da burada anne ve babaların unutmaması gereken nokta karnenin bir utanç ya da övünç kaynağı olmadığıdır. Tersine karnenin, çocuğun hangi alanda dayanağa gereksinim duyduğu konusunda fikir alabilecekleri bir araç olduğu bilinmelidir.
Berbat karnesi olan çocuk sınıf arkadaşlarıyla kıyaslanmamalı
Makûs bir karne alan öğrenciye ailesinin sergileyeceği davranış büyük değer taşır. Zira anne ve babalar karneye gerektiğinden fazla mana yüklerken, çocuklarını başka sınıf arkadaşlarıyla kıyaslayabiliyor, başarılı olamadıkları için de aşağılayabiliyor. Lakin ebeveynlerin bu tavırları, çocukların inanç eksikliği ve olumsuz bir benlik gelişimi yaşamalarına yol açabiliyor. Ayrıyeten öbürleri ile kıyaslanan çocuklar başta aileleri olmak üzere etraflarına agresif ve saldırgan davranışlar gösterebiliyor. Zira hissettikleri hayat uzunluğu ailelerini mutlu etmeye çalışma mecburiyeti ağır bir korku yaşamalarına yol açabilir.
Ceza sadece anlık tahlil olabilir
Okuldan gelen çocuğun karnesini alarak süratlice incelemek ve ani yansılar vermek hakikat olmayacaktır. Bunun yerine çocukla karne hakkında konuşmak için uygun vakit beklenmelidir. Ayrıyeten berbat notlar için çocuğu cezalandırmak durumu bir tahlile kavuşturmayacaktır. Bu nedenle çocuğa ceza vermek yerine düşük olan notları hakkında neler düşündüğü sorulmalıdır. Evvel çocuk dinledikten sonra, dersler ve notlar üzerinde birlikte konuşulmalı ve anne-babanın fikirleri uygun bir lisanla çocuğa aktarılmalıdır. Bunların yanı sıra çocuğu cezalandırmanın duruma anlık bir tahlil getirebileceği lakin uzun vadede olumsuz sonuçlar doğuracağı akıllardan çıkarılmamalıdır. İlerleyen konuşmalarda çocuğa, bir sonraki devirde eksiklerini nasıl kapatmayı planladığı sorulmalıdır. Ayrıyeten bu mevzuda birlikte plan yapılabileceği söylenmelidir. Çocuk muvaffakiyet gösterdiği uygun dersleri için takdir edilmelidir.
Güzel karne çok ödüllendirilmemeli
Başarılı karnesi olan çocuklar ödüllendirilirken çoka kaçılmamalıdır. Çocuğa ise büyük ikramlar için değil, geleceği için çalışması gerektiği anlatılmalıdır. Bunların yanı sıra çocuğa alınacak armağanların, okul muvaffakiyetini teşvik edecek ve kişisel gelişime katkı sağlayacak seçenekler olmasına dikkat edilmelidir. Armağanlarla birlikte çocuğa kelamlı olarak da muvaffakiyetleri hakkında bol geri bildirimlerde bulunulmalıdır.
Makus notlardan sadece çocuk sorumlu değil
Çocuğun aldığı her makus not, ailenin ve okulun kıymetlendirilmesi gerektiğini işaret eder. Yalnız bu kıymetlendirme yapılırken, çocukla birlikte olunmalı ve onun da fikirleri alınmalıdır. Bu konuşma yapılırken, sonlu ve yargılayıcı tavır sergilenmemelidir. Yalnızca çocuğa kelam hakkı verilmeli, içinde bulunulan bu durumla ilgili tahlil üretmesine fırsat verilmelidir.
