GENEL Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Okan Erdoğan, gelişmiş ülkelere nazaran Türkiye‘de mide kanseri görülme oranının fazla olduğuna dikkat çekerek erken teşhis ikazında bulundu. Prof. Dr. Okan Erdoğan, “Kişinin 50 yaşından sonra her 5 yılda bir endoskopik muayeneden geçmesi gerekiyor” dedi.
Mide tümörünün dünya ölçeğinde sık görülen tümörler ortasında olmadığını belirten Medstar Antalya Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Okan Erdoğan, “ABD’yi referans alırsak yılda bir milyon 700 bin şahsa yeni kanser tanısı konuluyor. Bunun 20 binini mide kanseri oluşturuyor. Hastalığın görünme oranı az diyebiliriz. Türkiye’de mide tümörleri kanser tipleri ortasında birinci 10’da yer alıyor. En sık görüldüğü bölge ise Doğu Anadolu Bölgesi” diye konuştu.
KURUTULMUŞ BESİNE VE ÇOK ÇAY TÜKETİMİNE DİKKAT
Gelişmiş ülkelere nazaran Türkiye’de mide kanseri görülme oranının daha fazla olduğunu anlatan Prof. Dr. Okan Erdoğan, “Hastalık Türkiye’de önemli sıhhat meseleleri ortasında gösterilebilir. Mide ve onikiparmak ülseri üzere göbeğin üzerinde yanma ve ağrı yahut bulunduğu bölgeye nazaran şayet tıkanıklık yaparsa bulantı, kusma biçiminde bulgu verebiliyor. Kanama şikayetiyle hastalar bize gelebiliyor. Fark edilmeyen kilo kayıpları, kansızlık sorunu olan şahısların kesinlikle mide kanserini düşünmeleri gerekiyor. Mide kanserini, tütsülenmiş, kurutularak tüketilen besinler, bilhassa et ve balık tipi besinleri tüketen insanlarda daha fazla görüyoruz. Bir de bilhassa Doğu Anadolu’da besinler biraz daha sıcak tüketiliyor, çay çok içiliyor. Çok sıcak tüketiminde de mide kanseri riskinin arttığı söylenebilir” ifadelerini kullandı.
“HASTALIĞI ERKEN EVREDE TEŞHİS EDEMİYORUZ”
Hastalığın ülser şikayetiyle karıştırıldığını anlatan Prof. Dr. Okan Erdoğan, endoskopinin en geçerli teşhis usulü olduğunu belirterek şu ikazları sıraladı:
“Hastaları ekseriyetle erken evrede yakalayamıyoruz. Zira hastalık, ülser yakınmalarıyla karıştırılıyor. Hastalarımız yaklaşık bir yıl boyunca ülser kuşkusuyla tedavi ediliyor. Tümör olduğu anlaşılınca ilerleyen kademede tespit ediliyor. Önceliğimiz hastalığı erken basamaklarda teşhis etmek. Zira ileriki etaplarda teşhis edildiğinde hastaların ömür talihleri azalıyor. Erken kademede yakalamanın yolu kesinlikle endoskopiden geçiyor. Hastalık teşhisinde en geçerli sistem ise endoskopi. Onun dışında ultrason, tomografi üzere radyolojik sistemlerle bunu görme olasılığımız az. Kişinin 50 yaşından sonra her 5 yılda bir endoskopik muayeneden geçmesi gerekiyor. Bunun dışında şayet rastgele şikayetiniz varsa 5 yılı da beklemeden endoskopik muayeneden geçmeniz gerekiyor. Teşhis konulduğu anda midedeki tümör, bedenin öteki bir yerine atlama yapmamışsa önceliğimiz ebediyen ameliyattan yana. Şayet bu tümör midede bir tıkanıklık yaratmışsa, kan kaybına neden oluyorsa yeniden önceliğimiz ameliyat. Şayet kişinin uzak organlarına yayılım varsa o vakit ise önceliğimiz ilaç ve kemoterapi oluyor.”
“MİDE KÜÇÜLTME AMELİYATI ÖNCESİ DİYET YAPIN”
Obezite cerrahisinin ilerleyen devirlerde mide tümörüne yol açabileceğini tabir eden Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Okan Erdoğan, “Hastalar, ‘ben kilo veremedim ameliyat olmak istiyorum’ diyebiliyor. Bu durumu denetim altına almak gerekir. Her hasta kesinlikle diyet programına alınmalı. Diyette başarılı olamayan şahıslar için ameliyat düşünülmeli. Obezite cerrahisinin birtakım kriterleri var. Beden kitle indeksinin 40’ın üzerinde olması yahut 35’in üzerinde olup diyabet ve kalp üzere yandaş sorunlarının olması durumunda bu cins ameliyatlar yapılıyor. Kriterlerin dışında kalanlara bu ameliyatları yaptırmamak gerekiyor. Yalnızca hoşlaşmak uğruna kozmetik münasebetlerle bu ameliyatları olmamak gerekiyor. Zira ameliyatların hayati riskleri yüksek. Ameliyat reflü riskini artırabiliyor. Mide asit salgısını yemek borusunun alt tarafına hasar verebiliyor. Bu türlü durumlarda uzun periyotta yemek borusunun alt tarafında kanser riskini artırıyor. Onun dışında bypass dediğimiz onikiparmak bağırsağı ve ince bağırsağın bir kısmını devre dışı bırakan ameliyatlar da uzun periyotta bu organlarda nasıl değişiklikler oluyor, kanser riski artıyor mu artmıyor mu şimdi bu soruların yanıtları açık değil” diye konuştu.
Kolay bir gastrit ve ülser deyip hastalığın geçiştirilmemesi ikazında bulunan Prof. Dr. Okan Erdoğan, “Buna yönelik yalnızca ilaç alarak tedavi olmaya çalışmamak gerekiyor. Kesinlikle endoskopik muayene ile mide tümörünün olup olmadığı araştırılmalı” dedi.
