Antalya‘da kolon kanseri tanısı konulan 68 yaşındaki Yahya Arısoy, Transanal Minimal İnvaziv Cerrahi usulüyle ameliyat edildikten bir gün sonra taburcu edildi.
Isparta‘da emekçi emeklisi Arısoy, bir yıl evvel tuvalet alışkanlığındaki değişiklik üzerine, Sıhhat Bilimleri Üniversitesi Antalya Eğitim Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Kısmı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bülent Dinç’e başvurdu.
Yapılan tetkikler sonucunda kalın bağırsağında (kolon) kansere rastlanan Arısoy’un, kanserin erken devrinde olduğu belirlendi.
Antalya’da Transanal Minimal İnvaziv Cerrahi prosedürüyle ameliyat edilen Arısoy, sonraki gün taburcu edildi.
“Ameliyat izi kalmadı”
Ameliyatı gerçekleştiren Doç. Dr. Bülent Dinç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünyada her yıl yaklaşık bir milyon kişinin kolon ve rektum kanserine yakalandığını, Türkiye’de bu sayının 8 ile 10 bin ortasında olduğunu belirtti.
Halk tabiriyle kalın bağırsak kanserlerinin Türkiye’de sık görülen kanser cinsleri ortasında yer aldığını vurgulayan Dinç, kolon ve rektum kanserleri tedavisinin cerrahi olarak yapılan cinslerden olduğunu bildirdi.
Rektum denilen bölgenin, kalın bağırsağın son 15 santimetrelik kısmı olduğuna değinen Dinç, “Kalın bağırsağın sıkıntılı olan kısmı çıkartılıyor. Daha sonra art tarafta bulunan lenfatik sistem temizlenerek bağırsaklar uç uca birleştirilerek ameliyat sonlandırılıyor. Şayet çok aşağı düzeyde bir rektum tümörü ise yani makata çok yakınsa bu türlü hastalarda makat da alınarak ameliyat sonlandırılıyor. Biz ise bu ameliyatı farklı bir yolla yaptık. Bilhassa erken periyot rektum kanserlerinde hastanın karnında hiçbir ameliyat izi oluşturmadan makattan girerek bu ameliyatı gerçekleştirdik.” diye konuştu.
“Ertesi gün meskenine gönderdik”
Dinç, Transanal Minimal İnvaziv Cerrahinin erken evre rektum kanseri ile tümör boyutu 3 santimetreden küçük olan hastalarda uygulanan bir metot olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Hastamız Isparta’da dışkılama düzensizliği olduğu için bir sıhhat kuruluşuna başvurmuş. Burada yapılan kolonoskopisinde bir tümör görülmüş. Hasta bize geldi. Yaptığımız tetkiklerde erken evre rektum kanseri olduğunu tespit ettik. Bu türlü bir yol olduğunu, uygulamak istediğimizi belirttim. Kendisi kabul etti. Hastanın ameliyatını rastgele bir düşünce olmadan gerçekleştirdik. Birebir gün yemek yemeğe başladı, sonraki gün de meselesiz halde meskenine gönderdik. Rektum ve kolon kanserleri en son evreye kadar hiçbir belirti vermeyebileceği üzere bazen de dışkılama alışkanlığındaki değişiklikle fark edilebiliyor. Bizim en korktuğumuz hasta kümesi hiç bulgu vermeyen ya da makatındaki kanamayı ‘Bu kolay bir hemoroid hastalığıdır’ diyerek atlanan hadiseler zira bu hastalarda teşhiste çok geç kalınıyor.”
“Ayakta olduğumu görenler inanmadılar”
Yahya Arısoy ise bir yıldır tuvalet alışkanlığında kahır olduğunu, birinci etapta kendisine “Senin bağırsaklarında iltihap var.” denildiğini söyledi.
Kolonoskopi yapılmasıyla bunun bir tümör olduğunun anlaşıldığını anlatan Arısoy, şunları kaydetti:
“Isparta’dan Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesine geldik. Burada yine yapılan tetkiklerde tümör olduğu katılaştı. Ondan sonra ameliyata aldılar. Ameliyattan çıkıp ayıldıktan sonra güya ameliyat olmamış üzereydim. Odama götürecekleri sedyeye kendim geçmek istedim müsaade vermediler. 3-5 saat yemek yemedik. O ortada refakatçi kalan oğlum uyumuş, kendi başıma tuvalete bile çıktım. Artık şükür yeterliyim. Ameliyatı olduktan sonra ayakta olduğumu görenler ‘Sen nereden ameliyat oldun, ayaktasın’ diye inanmadılar. Hasta üzere değildim.”
