ZONGULDAK‘ta beyin kanaması geçiren ve akabinde akciğerindeki atardamarı pıhtı ile tıkanan Dr. Abdullah Kazım Arı, çok ender yapılan bir prosedürle sıhhatine kavuştu.
Bartın’da aile sıhhati merkezinde doktor olarak görev yapan Abdullah Kazım Arı, konutunda apansız kötüleşti. Acil olarak Bartın Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Dr. Arı’nın beyin kanaması geçirdiği tespit edildi. Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Sıhhat Uygulama ve Araştırma Merkezi’ne sevk edilen Dr. Arı, ameliyata alındı. Meslektaşlarının müdahalesiyle hayata tutunan Dr. Arı’nın tedavisi sürdüğü sırada akciğerindeki atardamar pıhtı oluşması nedeniyle tıkandı. Dr. Arı’ya ağır bir ameliyat geçirmesi nedeniyle ilaç tedavisi uygulanamadı. Hastanın nefes darlığının artması ve genel durumunun bozulması üzerine, pıhtının açılması için çok az yapılan ‘Pulmoner embolektomi’ denilen usulle ameliyata alındı. Doç. Dr. Ahmet Avcı ve Dr. Mustafa Umut Somuncu idaresinde koroner anjiyo laboratuvarında akciğer damar içi pıhtıya müdahale edildi. Pıhtıyı küçük kesimlere ayıran tabipler, akciğer damarının temizlenerek açılmasını sağladı. Hasta ikinci kere geçirdiği ameliyatla sıhhatine yine kavuştu.
MESLEKTAŞLARINA TEŞEKKÜR ETTİServiste tedavisi devam eden Dr. Arı, meslektaşlarının müdahaleleri sonucu hayatta olduğunu söyledi. İki önemli ameliyat geçirdiğini söz eden Dr. Arı, “Allah’a şükürler olsun buradayım. Bir anda rahatsızlık yaşadık. Değerlendirmeler de muayene esnasında sağ olsun tabibimiz müdahale etti. Kısa müddette ameliyat gerçekleştirildi. Yatış, kalkış, muayenelerdi derken, Allah’a şükür bu vakte geldik. Bundan sonra da daha düzgün bir halde denetimlerimiz yapılacak. Hepsinden Allah razı olsun teşekkür ediyorum” dedi.
Ameliyatı yapan Doç Dr. Ahmet Avcı ise hastanın geçirdiği birinci önemli ameliyatın akabinde ikinci defa riskli bir ameliyat geçirdiğini anlatarak, “Hastamız beyin kanaması nedeni ile beyin cerrahisinde tedavi görürken, akciğerlerine pıhtı atarak sağ akciğer damarının büsbütün tıkandığını gördük. Beyin kanaması geçirdiği için kan sulandırıcı ilaçları, pıhtıyı eritici ilaçları veremedik. Bizde bunun üzerine acil olarak genel durumu bozulan hastamızın katater laboratuvarına aldık, evvel tıkalı damarı görüntüledik. Görüntüledikten sonra kataterlerimizle şahsen pıhtı olan yerin içine girerek pıhtıyı parçalamaya çalıştık. Parçayı daha küçük modüllere ayırdık ve aspirasyon dediğimiz çekme tekniği ile bir kısım pıhtıyı da geri almaya çalıştık. Daha sonrasında pıhtının içerisine düşük dozda kan sulandırıcı pıhtı eritici ilacımızı verdik. Bu biçimde hastanın hayata tekrar tutunmasına katkıda bulunduk” diye konuştu.
