AKDENİZ Üniversitesi Hastanesi’nde Türkiye‘de birinci sefer kullanılan perfüzyon aygıtıyla koruma edilen böbrek ve karaciğerin nakli yapıldı. Kadavradan alınan karaciğerin bekleme müddetini, 12 saatten 16 saate çıkaran aygıt hakkında bilgi veren Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Ünal, “Cihaz, karaciğer ve böbreğin donörden alınıp nakledilinceye kadar güzel biçimde korunmasına, fizyolojik sıhhatin devamına ve nakilden sonra organın daha düzgün çalışmasına imkan sağlıyor” dedi.
Türkiye’de birinci kere Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde kullanılan perfüzyon aygıtı ile böbrek ve karaciğer nakli gerçekleştirildi. Organ nakli operasyonlarında kıymetli bir yere sahip olacağı bedellendirilen aygıtın tanıtımı, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde düzenlenen basın toplantısında anlatıldı. Toplantıda Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Ünal başkanlığında Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Erol Gürpınar, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Bülent Aydınlı ve perfüzyon aygıtıyla korunan böbrek ve karaciğerin nakliyle sıhhatine kavuşan Zeki Üzümcü ile Murat Özyılmaz katıldı.
Rektör Prof. Dr. Ünal, böbrek ve karaciğer nakillerinde yeni uygulamaya başlanan perfüzyon aygıtının 2 milyon liraya temin edildiğini söyledi. Aygıtın Bilimsel Araştırma Projeleri (BAP) ünitesinden dayanakla alındığını lisana getiren Rektör Ünal, “BAP, rektörlük bünyesinde bütçesi olan üniversite içerisinde bilimsel araştırmalara takviye veren bir ünite. Akdeniz Üniversitesi olarak böbrek ve karaciğer naklinde birinci sıradayız. Aygıt, karaciğer ve böbreğin donörden alınıp nakledilinceye kadar uygun formda korunmasını, fizyolojik sıhhatin devamını ve nakilden sonra organın daha yeterli çalışmasına imkan sağlayan bir cihaz” dedi.Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Gürpınar, BAP olarak üniversitede hasta faydasına dokunacak hizmet kalitesini artıracak projeye takviye verdiklerini söyledi.KARACİĞER 16 SAAT KALIYORBaşhekim Prof. Dr. Aydınlı ise 37 yıldır organ nakli yapılan Akdeniz Üniversitesi’nde Türkiye’de birinci sefer perfüzyon aygıtıyla nakil yapılmasının çok değerli olduğunu belirtti. Bedenden çıkarıldıktan sonra buz içerisinde böbreği 24, karaciğeri 12 saat dışarıda tutup nakledilebildiğini belirten Aydınlı, “Süre ne kadar uzunsa organın canlılığı ve nakletme imkanı azdı. Bu aygıt bir müddettir bilhassa ABD ve Avrupa’da yapılan bir iş. Örneğin, 65 yaşında karaciğeri yağlı uzun aralıktan gelecek organı biz değerlendiremeyeceğimizi düşünürdük. Bu aygıtlar bu organların hepsini kullanabilir hale getirecek. Organı aygıta yerleştirdiğimizde kalp atımı, bedenin içindeki üzere sirkülasyon sağlıyor. Bilhassa karaciğerde kan kullanılarak karaciğer bedenden çıkmamış üzere 37,8 derecede 16 saate kadar beden dışında kalmasını sağlıyor. Yağlanma varsa yapılan testlerle karaciğerin uygunlaşması sağlanıyor” diye konuştu.ETİK MÜSAADELER ALINDIPerfüzyon aygıtı kullanımının organ naklindeki başarıyı artıracağını vurgulayan Prof. Dr. Aydınlı, şunları söyledi: “Belki de Türkiye’nin her tarafından kullanılmayan organları buraya alıp, düzgünleştiğini gördüğümüzde organları nakledilebilir hale getirebiliriz. Bu işin birinci kere burada yapılmasını önemsiyoruz. Hem karaciğer, hem böbrek naklinde birer hastada bu aygıtlar kullanıldı. Sıhhat Bakanlığı’ndan müsaadeler, etik müsaadeler alındı ve uygulamamızı yaptık. Bundan sonra birçok hastada uygulayıp hoş sonuçlar almayı diliyoruz. Evvelce kaplarla gidip organı getiriyorduk, böbrek için taşınabilir aygıtımız var. Aygıtı götürüp böbreği getiriyoruz. Aygıtla hem hastanın, hem organın koşullarını en uygun hale getirip, nakil yapabilecek duruma geldim. Böbrek için gittiğimiz her yere bu aygıtı götürüp, organın sağlıklı hale getirmemize imkan sağlıyor.”HASTALAR DA TOPLANTIDAKadavradan karaciğer nakli yapılan Zeki Üzümcü, Burdur Tefenni’de yaşadığını lisana getirdi. Ayakkabı tamirciliği yaparak geçimini sağlayan Üzümcü, 10 gün evvel taburcu olduğunu ve sıhhatinin çok düzgün durumda olduğundan bahsetti.14 yıl diyalize girdikten sonra kadavradan böbrek nakliyle sıhhatine kavuşan Murat Özyılmaz (28), Konya’dan nakil için Antalya’ya geldiğini anlattı. Organ nakli yapılmasının akabinde sıhhatine kavuştuğu için memnunluğunu anlatan Özyılmaz, “Bir gece birden gelen telefonla yaşadığım memnunluk tanım edilemez. 14 yıldır diyalize giriyorum. Sonra organ nakli yapılmasıyla tekrardan hayata tutunduk. Nakil oldum, tedavilerim devam ediyor. Çok yeterliyim daha da yeterli olacağım. Yeni bir hayata başladım. İnsanlara çağrım organlarınızı bağışlayın toprak olmasın” dedi.KULLANIM ORANI ARTACAK
Organ Nakli Koordinatörü Nilgün Bilal, Türkiye’de her 4 bireyden birinin organını bağışladığını ve bağışlanan organların kullanım oranının yüzde 80 olduğunu kaydetti. Perfüzyon aygıtının kullanımıyla kullanım oranının yüzde 90’a çıkmasının hedeflendiğini anlatan Bilal, aygıtın bağışlanan organların daha sağlıklı kullanılması için çok kıymetli olduğunu vurguladı.
