Türk Gastroenteroloji Derneği (TGD) Lideri Prof. Dr. Serhat Bor, 25 santimlik bağırsak tümörlerinin endoskopiyle alınabildiğini, hastaların ameliyatsız sıhhatlerine kavuşabildiğini belirterek, “Tümörü aldığımızda o kişinin kanser olma riskini büsbütün ortadan kaldırıyoruz.” dedi.
Bor, 36. UGH Mezuniyet Sonrası Eğitim Toplantısına katılmak üzere geldiği Antalya’da, yaptığı açıklamada, kanseri erken teşhis etmek ve insanları kanserden korumak ismine kıymetli çalışmalar yapıldığını söyledi.
Kimi kanser tiplerinin evvelden önlenebildiğine işaret eden Bor, bunun için taramaların değerli olduğunu bildirdi.
Bilhassa birinci derece yakınında mide yahut kalın bağırsak kanseri olanların kesinlikle endoskopik taramadan geçmesi gerektiğini vurgulayan Bor, “Korunabilir tek kanser tipi kalın bağırsak (kolon) kanseridir. Taramada bağırsak tümörleri, endoskopla girilip alınabiliniyor. 25 santimlik koskocaman bir kolon polipini (iyi huylu tümör) bile endoskopla çıkarma talihimiz var. Tümörü aldığımızda o kişinin kanser olma riskini büsbütün ortadan kaldırmış oluyoruz. Yani kişiyi kanserden korumuş oluruz.” diye konuştu.
– Endoskopla beşerler ameliyattan kurtuluyor
Endoskopinin birçok alanda kolaylıklar sağladığına değinen Bor, endoskopla insanların ameliyattan kurtarıldığını, bunun çok kıymetli bir uygulama olduğunu bildirdi.
Ayrıyeten endoskopla safra yollarına yönelik teşebbüslerde de bulunduklarını aktaran Bor, şunları kaydetti:
“Örneğin, safra yollarında kocaman yumruk kadar bir taş var. Safra yollarını tıkıyor. Evvelce bunlar ameliyat edilirdi. Ameliyat sonuçta endoskopi sürecinden daha riskli bir süreç. Endoskopla girerek safra yollarındaki bu taşı toptan çıkartabiliyoruz. Safra yollarındaki darlıkları açabiliyoruz. Bir kanser hastası sarılık olmuştur, bundan ötürü da safra yolları tıkanmıştır. Buraya özel bir aygıt koyarak buradan akışı sağlayabiliyoruz. Yemek borusu daralmıştır yahut kolon daralmıştır, bunları açabiliyoruz.”
“Endoskopla çölyak hastalığının teşhisini koyabiliyoruz”
Endoskopi ile çölyak hastalığının teşhisini da koyabildiklerini aktaran Bor, çölyak hastalığından kuşkulanıldığı durumlarda ince bağırsak girişinden alınan parçayı patolojiye gönderdiklerini, çölyak hastalığının olup olmadığını belirlediklerini lisana getirdi.
Üst sindirim sistemi kanaması olanların tümünde endoskopi, 45 yaşını geçmiş herkesin de kalın bağırsağın incelenmesi olarak nitelendirilen kolonoskopi yaptırmasını öneren Bor, 45-50 yaş sonrası çok şiddetli kabızlık, ishal ya da karın şişme şikayetleri olan hastaların vakit kaybetmeden kolonoskopik süreçlere tabi tutulması gerektiğini söyledi.