AVUSTRALYA‘daki Victoria Üniversitesi‘nde yapılan çalışma, erkeklerin soyunma odasında öteki erkeklerin yanında nasıl göründüğünü, eşlerinin ya da partnerlerinin yanında nasıl göründüklerinden daha çok önemsediğini ortaya koydu. ‘Soyunma odası sendromu’ ismi verilen bu sendrom nedeniyle birçok erkek kas geliştirici ilaçlar kullanırken Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Serkan Deveci bu ilaçların ziyanları konusunda uyardı ve soyunma odası sendromunu anlattı.
Çağdaş çağda erkeklerin yeni kabusunun soyunma odası sendromu olduğunu belirten Prof. Dr. Deveci, bu nedenle ilaç kullanımının genel sıhhati bozduğunu ve cinsel işlev bozukluğuna da neden olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Avustralya Victoria Üniversitesi’nden 700’ün üzerinde 18-76 yaş ortası erkek üzerinde yapılan bir çalışma soyunma odası sendromunun bu erkekleri yatak odasından daha fazla endişelendirdiğini ortaya koydu. Bu erkekler yatak odasından çok, soyunma odasında ki beden imajlarını önemsiyorlar. Sağlıklı ömür için spor yapanların sayısı artarken beden imajı üzerinde ağırlaşan bu erkeklerin birçoğu kas imalini artırmak için anabolizan steroidler (protein tozu) kullanmakta, bu ilaçlar süratle arzulanan beden imajının oluşmasına yardım ederken genel beden sıhhatini bozmakta ve karaciğer, böbrek yetmezliğinin yanısıra erkek kısırlığı ve cinsel işlev bozukluğuna yol açmaktadır.”‘PSİKİYATRİK TAKVİYE ALINMALI’Bu erkeklerin bir kısmının soyunma odasında havlu altında dolgun bir genital bölge gösterebilmek için penis genişletme büyütme operasyonlarına ilgi gösterdiğini belirten Prof. Dr. Deveci, bu sendroma sahip erkeklerin psikiyatrik takviye alması gerektiğini söz ederek, şöyle devam etti: “Bu erkeklerin bir kısmı ise soyunma odasında havlu altında dolgun bir genital bölge gösterebilmek umuduyla penis genişletme büyütme operasyonlarına ilgi göstermektedir. Karın yahut bacak bölgesinden alınan yağ (liposuction) penis cilt altına enjekte edilmekte böylece geniş görünümlü penisin soyunma odasında havlu altında tatminkar bir görünüm sağladığını düşünmektedirler. Fakat bu enjekte edilen yağ kalıcı olmamakta beden tarafından tekrar emilmektedir. Ayrıyeten bu yağın ereksiyona ya da erekte penis uzunluğuna katkısı bulunmamaktadır. Yeniden tıpkı seansta uygulanan penisi karın duvarına asan bağın kesilmesi penisi 1 cm kadar büyütebilmekte lakin bu durum penisin oynak hale gelmesine yol açabilmektedir. Ülkemizde uygulanma sıklığının gitgide arttığı bu uygulamaların seçili hasta kümeleri dışında uygulanması sakıncalıdır. Zira bu hastaların büyük bir kısmının gereksinimi olan cerrahi değil psikiyatrik takviyedir. Cerrahi fakat çok seçili hasta kümesinde psikiyatri dayanağı ile husus üzerinde uzman ürologlar tarafından uygulanmalıdır.”
