DÜNYANIN en büyük taşınabilir sıhhat projesi, Sağlık Bakanlığı‘nca Türkiye liderliğinde, diyabet alanında gerçekleştiriliyor. Avrupa Birliği‘nin 5 milyon euroluk fon ayırdığı “ProEmpower”, tip 2 diyabet hastalarının meskenlerinden çıkmadan tabipleri tarafından “online” olarak takip edilmesini sağlıyor. Ümraniye Eğitim Araştırma Hastanesi Dahiliye Klinik Şefi Prof. Dr. Sema Basat ve takımının yürüttüğü pilot çalışma kapsamında evlerinde izlenen hastaların yüzde 90’ında bedellerin olağana döndüğü gözlendi.
2015 yılında temelleri atılan ve 3 ay evvel pilot uygulama ile hastaların izlenmeye başlandığı proje, Türkiye liderliğinde İspanya, İtalya ve Portekiz’de eş vakitli olarak yürütülüyor. ProEmpower, tıpkı vakitte 4 farklı ülkede eş vakitli olarak pilot uygulamaya geçilen “dünyadaki tek proje” olma özelliği de taşıyor. Projenin birinci ayağı Şubat 2020’de sonuçlanacak. Sağlık Bakanlığı Uluslararası Projeler Koordinatörü Umut Elmas, “Bu proje sayesinde çok yakın bir gelecekte hekimler diyabet hastalarına taşınabilir uygulama üzerinden reçete yazabilecek. Vatandaşın hastaneye gitmesine gerek kalmadan konutlarından takibi mümkün olacak. Bu sayede hem daha konforlu bir tedavi sağlanacak, hem hastanelerdeki hasta yükü azalacak, hem de diyabet hastalarının takip ve tedavi maliyetleri düşecek” dedi.
ONLİNE ÖLÇÜM AYGITLARI İLE SONUÇLAR HEKİMİN EKRANINDAProEmpower çalışmasına dahil edilen tip 2 diyabetli hastalara Bluetooth kontaklı şeker, tansiyon ölçüm aygıtları ile baskül ve bileklik veriliyor. Hastaların akıllı telefonlarına kurulan kolay bir uygulama sayesinde, ölçüm yaptıkları an bilgiler evvel Bluetooth üzerinden cep telefonuna, oradan da online olarak tabibin bilgisayarına geliyor. Ümraniye Eğitim Araştırma Hastanesi Dahiliye Klinik Şefi Prof. Dr. Sema Basat ve takımının yürüttüğü pilot çalışma kapsamında evlerinde izlenen hastaların yüzde 90’ında bedellerin olağana döndüğü gözlendi. Prof. Dr. Sema Basat, diyabetin kronik bir hastalık olduğunu ve neredeyse dünya çapında bir salgın sayıldığına değinerek, “Diyabet tanısı koyduktan sonra bir günlük bir tedavi yok. Ömür uzunluğu takip gerekiyor. Bu proje sayesinde hastalarımızı çok daha yakından izleyebiliyoruz. Ayrıyeten hastalar da kendi bilgilerini tertipli olarak görüyor. Hasta doktoruna çok kolay ulaşıyor, kendi datalarını de çarçabuk tabibine iletebiliyor” diye konuştu.HASTANEYE GELMEDEN KONUTUNDA TAKİP EDİLEBİLİYORProf. Dr. Sema Basat, bu uygulamanın hastalarda motivasyon da sağladığını anlatarak şu bilgileri verdi: “Randevu almada yaşadığı zorluklardan da kurtulmuş oluyor. Kendi konutunda, konforlu ortamında ölçümlerini yapıyor, online olarak tabibine iletiyor. Datalarını kendi de izleyebildiği için daha denetimli ve dikkatli davranıyor. Biz, 50 hastamızı 3 aydır izliyoruz ve hastaların birçoklarının bedellerini hakikat aralıklara çekebilmeyi başardık bu sayede. Önümüzdeki hafta 50 hastamızı daha projeye dahil edeceğiz ve hastalarımızı toplamda 8 ay izlemiş olacağız. Proje Şubat ayında sonuçlandığında da bilgilerimizi açıklayacağız.”DOKTORLAR ARTIK TAŞINABİLİR UYGULAMAYLA REÇETE YAZABİLECEKUluslararası Projeler Koordinatörü Umut Elmas, şu an her ülkede 50’şer hastanın takip edildiğini anlatarak, “İkinci dönemde 50’şer hastayı daha dahil edeceğiz. Geçen hafta Almanya’da tabiplerin, obezite hastalarına taşınabilir sıhhat uygulamalarını reçete edilebileceği istikametinde bir kanun çıktı. Taşınabilir sıhhat teknolojileri dünyada teşhis ve tedavi süreçlerinin ayrılmaz bir modülü haline geldi. ProEmpower da AB Horizon 2020 Programı kapsamında yürütülen bir proje. Taşınabilir sıhhat teknolojilerini kullanmak çok kolay. Bir cep telefonu ve bir de aygıtlar; ateş ölçer, şeker ölçüm aygıtı, baskül üzere. Bluetooth-wireless teknolojisi ile entegre oluyor hepsi. Bir tuşa basıp tabibin ekranına yolluyorsunuz. Bundan sonraki projemiz, hipertansiyon üzerine olacak. Yine Sağlık Bakanlığı olarak AB tarafından yaklaşık 6 milyon Euro’luk bir dayanak aldık. Ortalarında Almanya’nın da olduğu 5 ülkeye liderlik edeceğiz bu projeyle de” diye konuştu.’ESKİDEN YILDA BİR DENETİME GİDERDİM’Yaklaşık 9 yıldır diyabet hastası olan Nuran Arslan (46), çalışmaya dahil edilen hastalardan biri. Üç aydır meskenine verilen bu aygıtları kullanarak şeker, tansiyon, kilo, antrenman hatta günlük öğünleri üzerinden diyet takiplerinin dahi yapabildiğini anlatan Arslan, şunları söyledi: “Ben 10 yıl felçli anneme baktım. Fakat ondan fırsat bulduğum vakitlerde yahut annemin yanına birini bırakıp gidebildiğim vakitlerde kontrollerime gidebiliyordum. Yeri geliyordu senede bir gidebiliyordum doktora. Bu uygulamaya girdiğimden beri rahatladım. Keşke o vakit olsaydı, diyabetimi daha erken denetim altına aldırabilirdim. Evvelden ayda bir tahminen ölçerdim şekerimi. Artık her gün nizamlı olarak ölçüyorum. Tansiyonumu, kilomu, öğünlerimi daha yeterli takip ediyorum ve bilgilerim anında tabibin bilgisayarına geçiyor. Evimden çıkmadan hekimimle çok rahat bağlantı kurabiliyorum. Okuma yazma bilen herkes bu aygıtları ve sistemi çok rahat kullanır. Hatta okuma bilmeyen biri dahi evdekilerden yardım alarak kullanabilir.”
