Bedeninize giren her besinin ruhunuzda bir karşılığı, psikolojinizde bir tesiri ve iç dünyanızda bir manası vardır. Besinlerin içerikleri vücudunuzu, vücudunuz ise ruhunuzu tesirler. Yediklerimiz ruh halimizi nasıl tesirler sorusunun karşılığını, Reem Nöropsikiyatri Kliniğinden Nörolog Dr. Mehmet Yavuz anlatıyor.
BESİNLER PSİKOLOJİMİZE NASIL TESİR EDER?
Ruh ve vücudu birbirinden farklı düşünmek imkansızdır. Münasebetiyle vücut sıhhatine direkt tesir eden besinlerin, ruh halimizi etkilemediğini düşünmek yanlış olur. Bu mevzuda yapılan birçok araştırma gösteriyor ki, bedene giren besinler yalnızca organlar için değil, ruh üzerinde de belirleyici bir rol üstleniyor. Örneğin birtakım besinler tüketildiğinde memnunluk hormonunu harekete geçirerek kişinin psikolojisini güzelleştirmeye yardımcı olurken, kimi besinler bilhassa de çok tüketimde çıkmaza sürüklüyor. Kaygılı ve huzursuz hissetmeye yol açan birçok besin, kan şekerinde de dengesizliğe sebep olarak kişinin daha sonlu hissetmesine yol açabiliyor.
UZUN MÜDDET AÇ KALINCA NASIL SİNİRLENDİĞİNİZİ HATIRLAYIN
Aç kalmak bilhassa de uzun mühlet aç kalmak, birtakım şahıslar için sahiden de distopik bir durumdur. Zira kimi şahıslar acıktığında kendisini ve hislerini denetim edememeye başlar. Evvel eller titrer, sonra sonlar gerilir. Kişi kendini epey gergin hisseder üstelik etrafındaki olaylara karşı toleransı düşer. Ayrıyeten kendini halsiz ve yorgun hisseder. Bunu kan şekerinin düşmesiyle açıklamak mümkündür. Zira beyin faaliyetleri glikoza muhtaçlık duymaya başlar. Şeker azaldıkça hem fikir yeteneği zayıflar hem de hisleri denetim etme sisteminin çalışması azalır.
İNSAN NE YİYORSA ODUR
Bedene alınan her besin, beynin biyokimyasını etkileyecek farklı aminoasitleri harekete geçirir. Aminoasitlerin kimilerinin vazifesi yatıştırmakken kimilerinin vazifesi uyarmaktır. Örneğin hayvansal protein içeren besinler tüketildiğinde fenilalanin hususu beyne iletilir ve noradrenalin aracılığıyla adrenaline dönüşür. Münasebetiyle çok fazla et tüketen bireylerin daha hareketli ve etkin olduğu gözlemlenmiştir.
Kelam konusu karbonhidrat olduğunda ise triptofan hususunun beyne iletilmesi sayesinde serotonin hormonu artmaya başlar. Bu durum kişinin kendini daha sakin, keyifli ve huzurlu hissetmesini sağlar.
ZİYANLI BESİN, MAKUS RUH HALİ TAM BİR KISIR DÖNGÜ…
Bireylerin tükettiği ziyanlı yahut besin pahası düşük besinler bilhassa de yağ ve şeker oranı yüksekse kişinin hislerini olumsuz tesirler. Örneğin hazır ve paketlenmiş besinler bireye süreksiz memnunluk sağlayabilir lakin tesiri kısa periyodiktir ve uzun vadede kişinin olumsuz hissetmesine yol açar. Kişi kendini mutsuz hissettikçe ziyanlı besinlere daha çok yöneliyor. Şöyle ki, besin- his ilişkisi nörotransmiterler ile sağlanır. Tüketilen besinler sindirim sistemi aracılığıyla daha küçük yapı taşlarına dönüşüyor. Sonrasında ise beyne ulaşarak nörotransmiterlerin davranışlarını belirler. Aşikâr oranda protein tüketmek uyarıcı bir tesir yapar zira dopamin salgılanır lakin çok fazla tüketildiğinde dopamin salgısı artar ve kişi kendini daha gergin hisseder. Münasebetiyle tüketilen besinin çeşidi kadar tüketildiği ölçü da çok değerlidir.
